Yusuf ÖZCAN

SEYYAH

ÜÇ AYRI İNSAN MODELİ

Şairin sevdası rumuzda titrer/Güzelin saçları omuzda titrer/Tökezleyen doğrulmuyor efendim/Şubatta üşüyen temmuzda titrer.
Haksız lokmalıysa midemiz parmaklarız evvel Allah. Kimsenin malında gözümüz olmadı şükür. Terimizin karşılığıyla kanaatkârız. Güveni sarsmak gibi iffetsizliğe çaputumuz bile bulaşmamıştır. İtimadın hilesiyle hemhallık şeytanın işidir. Yarım çöreğini bölüşen, işini üleşen, beraber ağlayan birlikte gülüşen, sözün özü sevginin imecelendiği topraklarda yetiştik.
Hürmetin, izzetin galebe çaldığı, misafirin baştacılandığı, sofraya ekmeğin bol bırakıldığı, konuk ağırladığında bayram yapan evlerin odalarında büyüdük. Ninnilerimiz vatansı, kundağımız bayraksıydı hep. Analarımız beşiğimize taş koyardı ki yüke alışsın diye.
Bundan dolayıdır ki, sevdamız sadakatli, yüreğimizdeki sırlı olmuştur. Buzdan saray, sırçadan köşk kolaycıların değil midir zaten? Bu bağlamda;
Komşu hükümdarlar, her ne kadar savaşmasalar da, fırsat buldukça birbirlerini ölçen davranışlar sergilerlerdi. Krallardan teki ülkesindeki heykeltıraştan, üç ayrı insan modeli yapmasını emreder. Eserler firuzeden, taşınacak kadar küçük ve farksız olacaklardır. Ancak bu yontulardan birindeki farklılık, keşfi mümkünsüz şekilde imal edilecektir.
 İstenenler vücutlaşınca ulaklarca paketlenir, üzerindeki mektupla diğer devlet başkanına iletilir. Koli açılır zarftan;” Doğum gününüz kutlu olsun. Hediyelerimin birisi diğer ikisinden daha değerlidir, tespit etiğinizde bildirmenizi arz ederim” ifadeleri yazılıdır.
 Padişah halkına duyurur, lakin sayısız kişi arasında muammayı çözümleyen çıkmaz. Son olarak, adaletsizliğe, haksızlığa kafa tuttuğundan zindana atılan genç gelir akıllara. Delikanlı huzura alınır. İlkin armağanları tartar, suya batırır, ateşe tutar, üzerlerinde türlü deneklerde bulunmanın akabinde tel ister. İnce çeliği birinci heykelin kulağından sokar, çelik ağızdan çıkar. İkincisinin sağından dürtülen sol kulağından gözükür. Üçüncünün kepçesinden itilen pulat dışarı çıkmaz, tetkikler neticesinde bir kanalla kalbe indiği tespitleşir.
 Hükümdar;” Kulağından gireni diliyle teşhirleyen makbul değildir. Yine sağından işittiğini solundan çıkarıyorsa ondan da hayır gelmez. En değerli beşer duyu organına intikal edeni kalbine gömendir. Hediyelerinize teşekkürler” cevabını iadeler.

Hazırlık

Günde kırk öğün içeriz
Dertleri demliyiz şükür
Yar için serden geçeriz
Gözleri nemliyiz şükür

Sevgi koyarız kazana 
Razı oluruz yazana
Talimliyiz ramazana
Kendinden yemliyiz şükür

Boynumuzda yağlı ilmek
Sırtımızda yırtık gömlek
Su sızdırsın çanak çömlek
Testisi emliyiz şükür

Sürüyü sürdük celebe
Nefsimiz çalmaz galebe
Hem hocayız hem talebe
Lisanı gemliyiz şükür

Seri sabi beden reşit 
Zarımız var çeşit çeşit
Özcan’ıyla ecel eşit
El Hakk erdemliyiz şükür

OKUR YORUMLARI
Yozgat'ta Günün Haberleri
YOZGAT'TA 5 GÜNLÜK HAVA DURUMU
hava durumu
YOZGAT İÇİN GÜNÜN NAMAZ VAKİTLERİ