Yürüyemeyen, arkadaşları gibi koşamayan, duymayan, görmeyen bir çocuğun, sağlığına kavuşması için çaba sarfetmek kadar güzel bir şey var mı ? Bir çocuğun güldüğünü görmek, ne güzel duygu.Konuşamayan bir çocuğun
ağzından çıkacak, ‘’Anneciğim ! ’’ sözcüğüne paha biçilebilir mi?
Yardıma muhtaç insanların yaşam sevincine ortak olmak ne büyük servet. İşte bu serveti Tanrı gazetecilere bahşetmiş. Toplumla, dert sahipleri arasında aracı olsunlar ; dertlerin devasına yardım etsinler diye. Yayınlarını, hayırlı çabalara vesile etsinler istenmiş. Bir gazete için de bu yoldaki çabalar ne güzel. Maksat topluma hizmetse, Hizmetin en âlâsı…
Bir hadiste, ‘’Allah insanlara merhamet etmeyene, rahmette bulunmaz’’ buyurulmuyor mu? İnsanı insan yapan merhamet, ‘’Acıma , esirgeme ve koruma, sevgi gösterme, yardım etme’’ anlamına gelmiyor mu ?
GAZETELERDE YARDIM ÇIĞLIKLARI
Son zamanlarda her gazeteden bir yardım çığlığı yükseliyor. Özellikle çocuklarının tedavisi yurt dışında yapılabilen ve ücretleri sıradan bir insanın ödeme gücünü aşan ailelerin yardım istekleri. Bu çağrılar çoğu zaman karşılık da buluyor. Herkes gücünün yettiğince yardıma koşuyor. Gazeteler olayı ‘’Takipli Haber’’ olarak ele alıyor ve sonuçlanıncaya kadar yayınlarını sürdürüyor. Bu gazeteleri can-ı gönülden kutluyorum. Yaptıkları haberlerle özellikle çocuklara nefes oluyorlar.
Gurabahane-i Laklakan (Düşkün Leylekler Evi) gibi 1860’lardan kalma , zaman zaman hizmeti kesintiye uğrasa bile 2010’dan itibaren, sadece leyleklere değil sokak hayvanlarına da hizmet veren birim başta olmak üzere birçok kurum insan dışındaki canlıların bakım ve tedavilerini yürütüyor.Boşa dememişler, ‘’Merhamet masum olduğu için her kalbe misafir olmaz’’ Allah, merhamet sahibi, incelik ve gönül yumuşaklığı taşıyan insanları çok eylesin.
Çünkü onlar, yaradılanı hoş görür , yaradandan ötürü.Yoksullara, sakatlara, ihtiyaç sahiplerinin yardımına koşmaktan zevk alır. Kimsesizlerin kimsesidir.Sevgisi , şefkat ve merhamet yüklüdür. Merhametin sadece acımak değil, aynı zamanda acıtmamak, incitmemek olduğunu bilir.
Gazeteler yardım çağrısı yaparken, merhametli gönüller, bir kafesin içindeki kuş gibi çırpınır, kafesin kapısı açılır açılmaz, dertlilere derman olmak için uçar.
KARA VİCDANLI ALÇAKLAR…
Toplumumuzda bu kadar merhamet sahibinin yanısıra , fırsat kollayan kara vicdanlılar da var maalesef. Son olay Gaziantep’de yaşanmış. Seda Nur Ağkurt isminde bir hanımın , doğuştan görmeyen çocuğu Miraç’ı tedavi ettirmek için biriktirdiği 28 bin lirasını, kendilerini polis olarak tanıtan sahtekârlar gaspetmiş.Çocuğun tedavisi için 70 bin lira lâzımmış.Şimdi kadıncağız ve baba büyük hayal kırıklığı içinde. Ümitleri bitmiş; hayalleri solmuş.Allah kahretsin bu insanları. Bu zavallı aileyi perişan edenler de perişan olurlar inşallah
Allah, içinizi şefkatle doldursun.Kalbinizde merhamet daim olsun…
