Mustafa TOPALOĞLU

HASBİHAL

mustafatmatpl@hotmail.com

TURFANDA

Bilindiği gibi mevsiminden önce veya mevsim başında yetiştirilmiş sebze veya meyveye “turfanda” denir. Sözcüğün aslı Farsça’dır. “Tervende”den bozmadır. Tervende,taze meyve demektir Farsça’da.

Arapça’da “turfa,turfe” kelimesi de “Görülmemiş,nadir;garip,tuhaf” mânasını taşıyor. Bu anlamların yanı sıra “Yeni,taze, körpe” anlamlarını da içeriyor.

Ziya Paşa terkib-i bendinde bu sözcüğü acemi,garip manasıyla kullanır:

.

“Yıldız arayıp gökte nice turfa müneccim
Gaflet ile görmez kuyuyu rehgüzerinde”

.

Şöyle diyor Ziya Paşamız: “Nice acemi astrolog gökte yıldız arar,yıldız inceler. Gafletinden yolunun üstündeki kuyuyu görmez.”

Tervende (turfanda) kökünden “Turfandacı,turfandalık” kelimeleri türemiş.

Sayın Adil Vahapoğlu “Turfanda Bunlar” da (18 Aralık, Hürriyet- Çukurova) “Turfanda” kelimesini Türkistan’ın Turfan kasabasına bağlıyor. Sulak ve yeşil alanı bol olan Turfan bölgesinde sebze ve meyve üretimi bol ve erkenci. Türkistanlılar önce Turfan’da yetişen sebze ve meyveyi tadıyor. Bu yüzden erken üretilen sebze ve meyveye “turfanda” deniyor.

Sayın Vahapoğlu’nun görüşü böyle. Belki Sayın Vahapoğlu’nun dediği gibi “turfanda” ile Turfa kasabası arasında bir ilgi vardır. Ama bence “Turfanda” kelimesinin aslı “Turfanda (tervende)”dir.

Turfanda, seraların yaygınlaşmasıyle eski önemini kaybetti. Her sebzeyi, her meyveyi hemen hemen her mevsim bulmak mümkün. Seralar sayesinde... Ancak tarla bitkisi, organik ürün söz konusu olunca “turfanda” kelimesi asla kullanımdan düşmez.

Pazar yerine gittiğimizde bahçeden,tarladan getirilmiş sebze ve meyveleri ararız. Turfanda döneminde biraz pahalıca olur turfandalıklar. Olsun. İlaçsız,hormonsuz ya... Önemli olan güneşini alıp olgunlaşması. Kokulu burculu olması.

Bir de sebze ve meyvenin tarlada son hasadının yapılacağı sıralardaki yetişenlerine “Son turfanda” denir.

Ah!..Ah!.. Bizim ellerde tarla ürünü sebze ve meyvelerin ömrü çok kısadır. Eylül dedi mi soğuklar başlar. Artık bahçeyi bağı toplama zamanı gelmiştir. Elini çabuk tutacaksın. Yoksa soğuk yakar kavurur. İhmal davranırsan yandın. El elde, baş başta...Gerçi Oğulcuk’ta bahçecilikte nam salan Hurşut Can, komşusu Yavaş İsmaal (İsmail Kalkan) ve bazı işbilirler sebzenin üstüne naylon çekiyor. Böylece ürün toplama işlemini biraz geciktiriyorlar. Ama nereye kadar? Ekim dedi mi bahçede, bağda bir şey kalmamalı. Kalırsa mihrican değer. Soğuk yakar. “Mihrican değer” dedim de ...Turabi Baba’nın bir deyişi geldi hatırıma. Deyiş, Yozgat’ımızın Deremumlu Köyü’nde İbrahim Bakır’dan alınma. Muzaffer Sarısözen derlemiş. İzninizle yazıvereyim:

.

“Mihrican mı değdi gülün mü soldu
Gel ağlama garip bülbül ağlama
Felek baştan başa kimi güldürdü
Gel ağlama garip bülbül ağlama


Şakı benim şeyda bülbülüm şakı
Bu dünya kimseye kalır mı baki
Sana da mı değdi feleğin oku
Gel ağlama garip bülbül ağlama


Gonca gül açılır har ile geçer
Dertlilerin ömrü zar ile geçer
Turabi biçare serinden geçer
Gel ağlama garip bülbül ağlama”

.

Organik ürünler şifadır. Ol sebepten bir sebzeyi, bir meyveyi mevsiminde tüketmekte yarar var. Tarla ürünü olmalı doğal, yani natürel ürün. Olabildiğince tarla ürününü mevsiminde toplayıp saklamalı. Turşudur, kurutmalıktır, salamuradır...Derin donduruculara doldurmalı. Hem ekonomik,hem de sağlıklı. Serada merada yetiştirilen sebze ve meyveye mesafeli durmalı. Sağlığımızı ve kesemizi korumanın en kestirme yollarından biri budur.

22.12.2014
OKUR YORUMLARI
Yozgat'ta Günün Haberleri
YOZGAT'TA 5 GÜNLÜK HAVA DURUMU
hava durumu
YOZGAT İÇİN GÜNÜN NAMAZ VAKİTLERİ