İstanbul yolcusuyuz. İstanbul! Ah İstanbul! Neler yazılmış, neler söylenmemiş İstanbul üstüne... Taşı toprağı altın denilmiş. Hele Nedimin söylediği:
Bu şehr-i Stanbul ki bîmisli behadır
Yek pare sengine büsbütün Acem mülkü fedadır
Ey Nedim! Ey Nedim-i şeyda... Koca Acem ülkesini İstanbulun küçük bir taşına feda ediyorsun. Sen de haklısın be canım. Ne de olsa şair gönlün gani. Yapar mısın? Yaparsın vallaha...
Dedim ki Fatmaya:
Uçakla gidelim İstanbula. Göz açıp kapayıncaya kadar hooop İstanbuldayız.
Razı olmadı. İlle de otobüs... Naçar otobüsle gideceğiz. Sabah yürüyüşünden dönerken Pozcuda otobüs yazıhanelerine uğradım. Mersinden İstanbula dört firma var yolcu taşıyan. Tek tek sordum bilet fiyatlarını. Dört firmadan dört değişik fiyat. Dördü de birbirinden farklı. Yetmiş, altmışbeş, altmışüç, altmış... Meğer rekabet varmış aralarında. Haydi hayırlısı!
Bir zamanlar böyle rekabetten coşan firmalar Tek rakibim hava yolu... diye babalanırlardı. Rekabette rakip tanımadıklarını böyle dillendirirlerdi. Şimdi bu kozları ellerinden alındı. Artık bazı uçak şirketleri de bunlara rakip. İşleri zor sizin anlayacağınız.
Neyse biz İstanbula Lüks Mersin"in pek de lüks olmayan bir otobüsüyle geldik. Dönüşte her halde hava yolunu tercih edeceğiz.
Rekabet deyince bazı anlatılar geliyor yadıma. Bir zamanlar Boğazlıyanda iki firma kıyasıya rekabete girdi. Ankara seferi yapan bu firmalar işi bedava yolcu taşımaya kadar götürdüler. Hatta bizim Memet (Cüllüz Memet) enişteyi yaka paça otobüse bindirip Ankaraya vasıl ettiler.Hikayesi de ilginçtir. Memet enişte geliyor Boğazlıyana. Deynekçiler barbar bağırıyor:
Ankara bedava! Ankara bedava! diye.
Memet kısa bir tereddüt geçiriyor.Sonra da diyor ki:
Nasıl olsa bedava. Gider İzet abimi görürüm. Angarada gezer tozarım.
Memet bunları aklından geçirirken deynekçi geliyor Memetin yanına:
Hadi abi! Otobüs kalkıyor. seslenişiyle otobüse ite kaka bindirmesi bir oluyor Memeti. Gerçi laf aramızda Memetin cebinde harçlığı da yok denecek kadar az. İniyor Ankaraya bizim enişte. Gezip tozuyor. İzet abiyi buluyor. Dönüşte bilet parayla tabii. Rekabet Ankarada işlemiyor. İzet abi alıyor dönüş biletini Memetin.
Bir de Maraş-Antep arası çalışan iki otobüs firmasının rekabeti dillere destandır.Bu firmalardan biri Maraşlı,diğeri Anteplidir. Rivayet edilir ki Antepli beş lira olan taşıma ücretini dörde düşürür. Kıyasıya bir rekabet başlar aralarında: Maraşlı üç, Antepli ikibuçuk, Maraşlı iki, Antepli birbuçuk, Maraşlı bir, Antepli elli, Maraşlı bedava... Antepli de bedava yolcu taşımaya başlar. Ve Antepli son kozunu oynar: Maraş-Antep bedava. Karabıyıklıda yolculara birer porsiyon kebap müessesemizin ikramı... Kebap ikramı, Maraşlı firmayı pes ettirir. Rekabet böyle sonlanır.
K.Maraşta zaman zaman anlatılır bu rekabet hikayesi. G.Anteplilerin inatçı,tuttuğunu koparan insanlar olduğu görüşünde birleşilir. Antepliyle aşık atılmaz. der K.Maraşlılar. Haksız da sayılmazlar hani...
Bakalım Mersinli babayiğitlerin rekabeti ne kadar devam edip nasıl hitam bulacak?
14.12.2013
Bu şehr-i Stanbul ki bîmisli behadır
Yek pare sengine büsbütün Acem mülkü fedadır
Ey Nedim! Ey Nedim-i şeyda... Koca Acem ülkesini İstanbulun küçük bir taşına feda ediyorsun. Sen de haklısın be canım. Ne de olsa şair gönlün gani. Yapar mısın? Yaparsın vallaha...
Dedim ki Fatmaya:
Uçakla gidelim İstanbula. Göz açıp kapayıncaya kadar hooop İstanbuldayız.
Razı olmadı. İlle de otobüs... Naçar otobüsle gideceğiz. Sabah yürüyüşünden dönerken Pozcuda otobüs yazıhanelerine uğradım. Mersinden İstanbula dört firma var yolcu taşıyan. Tek tek sordum bilet fiyatlarını. Dört firmadan dört değişik fiyat. Dördü de birbirinden farklı. Yetmiş, altmışbeş, altmışüç, altmış... Meğer rekabet varmış aralarında. Haydi hayırlısı!
Bir zamanlar böyle rekabetten coşan firmalar Tek rakibim hava yolu... diye babalanırlardı. Rekabette rakip tanımadıklarını böyle dillendirirlerdi. Şimdi bu kozları ellerinden alındı. Artık bazı uçak şirketleri de bunlara rakip. İşleri zor sizin anlayacağınız.
Neyse biz İstanbula Lüks Mersin"in pek de lüks olmayan bir otobüsüyle geldik. Dönüşte her halde hava yolunu tercih edeceğiz.
Rekabet deyince bazı anlatılar geliyor yadıma. Bir zamanlar Boğazlıyanda iki firma kıyasıya rekabete girdi. Ankara seferi yapan bu firmalar işi bedava yolcu taşımaya kadar götürdüler. Hatta bizim Memet (Cüllüz Memet) enişteyi yaka paça otobüse bindirip Ankaraya vasıl ettiler.Hikayesi de ilginçtir. Memet enişte geliyor Boğazlıyana. Deynekçiler barbar bağırıyor:
Ankara bedava! Ankara bedava! diye.
Memet kısa bir tereddüt geçiriyor.Sonra da diyor ki:
Nasıl olsa bedava. Gider İzet abimi görürüm. Angarada gezer tozarım.
Memet bunları aklından geçirirken deynekçi geliyor Memetin yanına:
Hadi abi! Otobüs kalkıyor. seslenişiyle otobüse ite kaka bindirmesi bir oluyor Memeti. Gerçi laf aramızda Memetin cebinde harçlığı da yok denecek kadar az. İniyor Ankaraya bizim enişte. Gezip tozuyor. İzet abiyi buluyor. Dönüşte bilet parayla tabii. Rekabet Ankarada işlemiyor. İzet abi alıyor dönüş biletini Memetin.
Bir de Maraş-Antep arası çalışan iki otobüs firmasının rekabeti dillere destandır.Bu firmalardan biri Maraşlı,diğeri Anteplidir. Rivayet edilir ki Antepli beş lira olan taşıma ücretini dörde düşürür. Kıyasıya bir rekabet başlar aralarında: Maraşlı üç, Antepli ikibuçuk, Maraşlı iki, Antepli birbuçuk, Maraşlı bir, Antepli elli, Maraşlı bedava... Antepli de bedava yolcu taşımaya başlar. Ve Antepli son kozunu oynar: Maraş-Antep bedava. Karabıyıklıda yolculara birer porsiyon kebap müessesemizin ikramı... Kebap ikramı, Maraşlı firmayı pes ettirir. Rekabet böyle sonlanır.
K.Maraşta zaman zaman anlatılır bu rekabet hikayesi. G.Anteplilerin inatçı,tuttuğunu koparan insanlar olduğu görüşünde birleşilir. Antepliyle aşık atılmaz. der K.Maraşlılar. Haksız da sayılmazlar hani...
Bakalım Mersinli babayiğitlerin rekabeti ne kadar devam edip nasıl hitam bulacak?
14.12.2013
14.12.2013
OKUR YORUMLARI
Yozgat'ta Günün Haberleri
YOZGAT'TA 5 GÜNLÜK HAVA DURUMU
YOZGAT İÇİN GÜNÜN NAMAZ VAKİTLERİ


