Mustafa TOPALOĞLU

HASBİHAL

mustafatmatpl@hotmail.com

DÜĞÜN VE CENAZE

Sezen Aksu’nun bir albümüdür Düğün ve Cenaze. Albüm 1997’de müzikseverlerin beğenisine sunulmuştur. Gariptir beklenen ilgiyi görememiştir. Sonraları albümde yer alan bazı şarkılar dillere düşmüştür.

Hayatımızın iki gerçeği düğün ve cenaze. Olmazsa olmazı...Bir türküde düğünle cenaze iç içe yer alır. Türkü Urfa yöresinden.Seyfettin Sucu’dan alınma. Türküde cenazeyi taşıyan kalabalık “düğün alayı”na benzetilir. Nasıl bir düğün alayıdır bu? En iyisi türküyü yazayım da buna siz karar verin canlar:

.

“Yaram sızlar ağrır başım
Yastığa damlar gözyaşım
Tabutumu kaldırmayın
Altında yok bir kardaşım
Vay dünya yalancı dünya

Ecel gelirse bu cana
Baş ağrısı bir bahane
Mezar taşıma yazsınlar
Bugün bana yarın sana

Gözüm görmez ağlamaktan
Suyum kesildi damaktan
Böyle bir düğün alayı
Tabutum geçti sokaktan
Vay dünya yalancı dünya

(Bağlantı)

.

Bir yüzümüzle ağlayıp ötekiyle gülmek hallerindeyiz. Hayatın gerçeği bu. Ol sebepten demiş ki aklı derinlere erenlerden biri: “Hayat ne bir düğün, ne de yas günü. Hayat bir iş günüdür.” Doğru değil mi? Söz söyleyen varsa bu sözün üstüne buyursun söylesin.

Biz düğün ve cenazeyi aynı günde yaşadık Oğulcuk’ta. Muhtar Ferat Şahingöz’ün kızı Hacer’in düğünü başladı. Kına gecesinde çaldık çığırdık. Güldük oynadık. Bir gün sonra Möhübe (Ertürk) bacının cenazesi geldi. Ölümdür son nokta. Hüzünlendik. Kabullendik. Kına gecesine katılan Oğulcuklu Möhübe bacıyı son yolculuğuna uğurladı. Hayatın baharını da hazanını da gördük yirmi dört saatlik zaman diliminde.

Sümer abi anlattı. Aynı garip tecelli Hacer’in babası Ferat’la annesi Seyhan’ın da başına gelmiş. Ferat-Seyhan çiftinin düğünü kurulmuş. Düğün sahibi Çakır’ın Şaban. Düğündür.Şenlik şamata. Oyunlar,halaylar...Herkes şad-ı hurrem. Düğün alayı Aşağı Mahalle’den gelin almaya gitmiş Nutuya bacının evine.

Düğün alayı gidedursun komşu İkiz irbam (İbrahim Canyakar) ağır hasta. Can telaşında. Düğün sahibi Çakır’ın Şaban düğün başlamadan önce gitmiş İkiz’i yoklamış. Müsaade istemiş İkiz İrbam’den. Hatta düğünü ertelemeyi bile düşünmüş.. Ama İkiz İrbam demiş ki:

“Şaban,düğunünü yap. Çocuklarıyın mürüvetini gor. Düğunü yapmazsan ben iyi mi olacağım sanki?..”

Öyledir. Komşu hatırı sayılır. Komşun ağlarken sen gülersen adamdan sayılmazsın.

Şaban emmi, İkiz’den oluru alınca düğünü başlatmış. Kaderin cilvesine bakınız. Gelin alayı daha kız evine varmadan İkiz İrbam ruhunu teslim etmiş. Mövlüt emmi (Mevlit Ünal) hemen vaziyete el koymuş. Mövlüt emminin namı diğer Gıroğlan. Yaşı yetmişi aştığında da Gıroğlan’dı rahmetli. Gıroğlan kaynı İkiz İrbam’in. Fatiş haladan dolayı. Fatiş hala önceki karısı İkiz’in.Çakır’ın Şaban da hısımı Gıroğlan’ın. Gıroğlan cenazenin üstüne yorganı çekmiş. Ağlaşan,göz yaşı döken eşi Tombaklı Ayşe ablayı ve çocuklarını azarlamış:

“Süsün bakıyım. Ne cenazesi, ne ölüsü!.. Adamlar gelini getirsin. Düğününü yapsın. Cenaze daha sonra...”

Öyle de olmuş. Düğün bittikten sonra düğün alayı dağılmadan İkiz İrbam’in su selası verilmiş. Düğün alayı, İkiz İrbam’in cenazesini kaldırmak için harman yerindeki İkiz’in evi önünde toplanmış bu kez.

23.06.2014
OKUR YORUMLARI
Yozgat'ta Günün Haberleri
YOZGAT'TA 5 GÜNLÜK HAVA DURUMU
hava durumu
YOZGAT İÇİN GÜNÜN NAMAZ VAKİTLERİ