Yozgat, ev sahibi, ‘Kiracı’ dilekçe…

Mübarek Ramazan Ayı ve Bayramı vesilesi ile yazılacak yazının, öncelikle bayram ve Filistin üzerine olması gerekirdi ama Yozgat’ımızın da acil ve önemli sorunları olduğu bir gerçek…
Bayramınız kutlu olsun…
Ve Yozgat…
Yozgat, dünyanın her yerine dağılmış hemşehrilerimizin yürek sızısı, gönül acısı ve hepsinin de ötesinde bir hasret anıtıdır…
Sosyal medya denen iletişim hattını en iyi kullananlar arasında olan Yozgatlılar, desti kebabından arabaşına, yufka ekmeğinden tandır kebabına, türkülerinden halk oyunlarına kadar pek çok damak ve yürek tadını insanlarla paylaşıyor…
Bu, herkesi bir nebze olsun mutlu ederken, Yozgat’ın gereken ilgiyi görmemesi, hizmeti alamaması gerçeğini de ortadan kaldırmıyor…
Sadece bu gazetenin sahibi değil, Yozgat’ın dününe, bugününe, yarına dair kafa yoran, hizmet sunan, proje üreten biri olarak öne çıkan Osman Hakan Kiracı öyle bir yazı kaleme aldı ki, ötesi, sorunlar hallolmadan laf-ı güzaf…

ÖNEMLİ BİR YAZI…

“Başbakan Erdoğan’a Açık Dilekçe” başlıklı o yazı laf olsun, sütun dolsun diye değil, Başbakan Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı adayı olarak Yozgat’a gelişinin hemen öncesinde kaleme alınmış ve yayımlanmıştı…
Sayın Kiracı’nın TBMM başkanı sayın Cemil Çiçek’in “Milletvekili sayınız 4’e düştü diye sakın üzülmeyin. Sizin birinci milletvekiliniz Recep Tayyip Erdoğan, beşinci milletvekiliniz de benim” sözlerini hatırlatması önemliydi ama; Sayın Erdoğan’a, “3 Kasım 2002’de siz, bu harekete sahip çıktınız. Siz, Ak Partiyi bağrınıza bastınız. YOZGAT, bu bakımdan BİZİM GÖZ BEBE⁄İMİZDİR, CANIMIZDIR. Yozgat’a hizmet üretmek, bizim gururumuzdur. Yozgat’ı imar etmeye, Yozgat’ı yeniden inşa etmeye devam edecek, bozkırın ortasında, BOZOK OVASINDA BİR DÜNYA KENTİ, BİR MARKA KENT OLUŞTURMAK için çok daha fazla ter dökeceğiz” hatırlatması her şeyin üzerindeydi…
İyi de, “Yozgat, Bozok yaylasında bir dünya kenti, bir marka kent olabilme yolunda mesafe alabildi mi?
Üzülerek ifade edeyim ki; hayır.
Üstelik, Yozgatımız temel ihtiyaç ve sorunları çözümlenemediği için Orta Anadoluda, hatta Doğu ve Güneydoğudaki çoğu illerin gerisinde kaldı” gerçeği, Kiracı’nın kalem feryadı idi…

BRİFİNG SUNMAK GİBİ
O yazı, bendeniz gibi pek çoğunuzun da bazı ‘Yozgat gerçekleri’ni öğrenmesi açısından önemli…
Yazısında Başbakan Erdoğan’a seslenirken, “Sözün burasında size, Yozgat’ın genel durumuna ilişkin özet ve reel bir brifing sunmak istiyorum” dedi. İyi ki demiş! Çünkü, şu gerçekleri de ben bu yolla öğrendim:
“Yozgat’ta 444 bin, yurt içinde 864 bin ve yurt dışında da takriben 197 bin olmak üzere toplam Dünyada 1 milyon 505 bin Yozgatlı yaşamaktadır.
Yozgat, geri kalmışlığı yüzünden her yıl 11 bin göç vermektedir.
Türkiye’nin en yoğun göç veren 3 il arasında bulunan vilayetimizin nüfusu son 12 yılda 130 bin dolayında azalmıştır.
Yozgat’ta yoğun göç, eğer bu yoğunlukta devam eder ve durdurulamazsa TÜİK verilerine göre, 2023 yılında nüfusumuz 306 bine düşecek.
Yozgat’ın 81 il içerisindeki sosyo-ekonomik göstergeleri de iç açıcı değil…
Örneğin; Yozgat, iller arası gelişmişlik endeksinde 70, yaşanabilir kentler arasında 72. sırada ve kamu yatırımlarından en az yararlanan 10 il içerisinde yer alıyor.”

KONUNUN ‘YANİ’LERİ
Yani…
Yozgat’ın boş laflara karnı tok…
Demem o ki;

Lafı herkes konuşur icraat başka bir şey
Eksik olan var ise; telafi; keşke bir şey
Güven tamam; iyi de; yine de kuşku bir şey
Yozgat’ın geleceği söz ve hizmete bağlı

Yani;
Meydanlara çıkarak konuşmak çok güzeldir
Konuşmak kimi zaman bahar sonu gazeldir
Her şey yerli yerinde olsa ebed-ezeldir
Söyleneni alırsa Yozgat moderin çağlı

27.07.2014