“At, avrat, silah” insan ve toplum psikolojisi bakımından psikologların, sosyologların üzerinde önemle durması gereken bir Türk sloganı hatta Türk tanımıdır!

Yazı konumuz bu üçlemeden biri: At…

At, Türkler için yoldaştır. Öyle ki her hal ve şartta bir yol bulur ve yoldaşını yolda komaz. Çünkü o can emanet edilen hisli bir dosttur, gereğini yapar…

Büyük Türk hakanlarından Oğuz Kağan’ın yiğitliklerinin anlatıldığı destandaki at, Kağan’ın eli, ayağı, otomobilidir! Atı olmasa aç kalır koca Kağan!

Ne yazık ki o at, aynı zamanda ‘Tengri’ yoluna kesilen kurbandır da!

TENGRİLERİN YOLUNA…

Atların bazı ritüellerde kurban ediliyor olması çarpıcı bir gerçek.  Hun Türklerinin beyaz atlar kurban ettiği biliniyor. Mete Han, tanrılar için at kanı akıttırırmış. Şato Türkleri de at kurban ederdi ki Şato İmparatoru öldüğünde bazı atlarının ruhu için kurban edildiği kaynaklarda belirtiliyor.

Göktürkler ise milli ve dini bayramlarda ‘Göktengri’ için at kurban edermiş. Atıyla gömülen hakanlar bile varkış. Orta Asya’daki Türk topluluklarının bugün bile at eti yediği, at sütü içtiği aşikâr. Uygur Türklerinin bir bölümünün atı ‘savaş tanrısı’ olarak görmesi de ilginçtir.

Türkler adına at ile ilgili o kadar çok destan, efsane, anekdot, bilgi ve belge var ki saymakla bitmez. Merak edenler araştırabilir. Çünkü bu konu pek çok yazı, kitap ve bilimsel çalışmada ele alınmıştır.

Son olarak, Hz. Ali’nin Düldül’ünün kutsiyetini, ozanların türkülerine, söylencelere, destanlara konu olmuşluğunu hatırlatıp, bu yazıyı Yozg‘AT’a bağlamaya çalışayım!

KIRAT SEMAHLARI…

Yozgat’a doğru ilerlerken yolda gördüklerimizle selamlaşmak isterim ve görürüm ki pek çok ozan ‘Kırat Semahı’ yazarak at ile hemhal olmuş… Bunlardan biri Derviş Muhammed’dir. Yavuz Top’un derlediği Kırat Semahı’nda Ozanın acelesi ve kırata ihtiyacı vardır. O dem alır sazı eline:

Kırat da gidiyor başı dumanlı

Hele kaldır gönlümdeki gümanı

Seherden sonraki kuşluk zamanı

Dostun ellerine düşmeli bugün

Dadaloğlu ise, “Severim Kıratı Bir De Güzeli” derken, gönlündeki kırat ve güzel için gerekçe ve tarif belirtir. Onun tercihine uygun ölçütler şöyle olmalı:

Atın höyük sağrı kalkan döşlüsü

Kalem kulaklısı çekiç başlısı

Güzelin dal boylu samur saçlısı

Yetmez! At da güzel de belli bir kıvamda olmalı ki bu da bir ‘zaman’ meselesi. Şöyle:

At koşu tutmalı çıktığı zaman

Yalı kaval gibi yıktığı zaman

At dört kız on beşe yettiği zaman

Her şey tamam demektir ve o zaman Ozanı kimse tutamaz…

YA SABIR, YOZG’AT’A YAKLAŞTIK

Sözü YozgAT’a getirmenin zamanı geldi.

Büyük Ozan Aşık Veysel’in ‘Kırat Semahı’ hem güzel hem at hem de Yozgat açısından mühimdir. Koca Veysel’in de kırat ve güzel ile alıp-veremediği şeyler ve dahi Yozgat hasreti vardır. Der ki:

Kırat hastalanmış yemez yemini

Vurdu kırdı bir hırs ile gemini

Türkmen oğlu çeksin onun gamını

Canım ata kurban serim güzele

Yav de hadi Yozgat’a gel diye söylenenler haklı, yolu uzattık! Sizi ben değil Aşık Veysel götürsün. Binin bakalım kırata!

Atım sen güzelsin nazardan sakın

Sağına soluna hamaylı takın

Bozok ellerinde Yozgat’a yakın

Atım beni nazlı yâre kavuştur

Can düşmanımız virüslü günlerde herkesin yârine kavuşması dileğimle, Ankara selamı…

OKUR YORUMLARI
Yozgat'ta Günün Haberleri
YOZGAT'TA 5 GÜNLÜK HAVA DURUMU
hava durumu
YOZGAT İÇİN GÜNÜN NAMAZ VAKİTLERİ