Ali DEMİRDAĞ

TAHLİL

yozgatgazetesi@yahoo.com

RÜZGAR EKEN ,FIRTINA BİÇER

İnsan, yaratılış itibariyle temiz ve masumdur. Her ne kadar bazı inanç ve felsefi görüşlerde, atası Hz. Âdem’in işlediği günah sebebiyle Cennet’ ten çıkarılmasını netice veren davranışının sonucu çocuğa da intikal edip onu da günahkâr saysa da, bunun gerçekle bir ilgisi yoktur.

Dolayısıyla her çocuk temiz doğar, ana – babasının günahını taşımaz. Onun sorumluluğu aklen ve yaş itibariyle mükellefiyet sınırında başlar.

İnsan böyle tertemiz dünyaya gelmişken, içinde kendini bulduğu çevre nasıldır?

Evet, o da mükemmel bir şekilde otomatik olarak veya muazzam bir sistemle temizlenmektedir.

Gerek insan bünyesinde ve gerekse insanın yaşadığı küre-i arzda mükemmel bir temizlik faaliyetinin hükümferma olduğunu müşahede etmekteyiz.

Fazla teferruatına girmeden bir iki misalle konuyu izah etmek isterim.

İnsan bünyesinde bu fıtrî temizlik işlemi o kadar fevkalade cereyan ediyor ki, insanın ne bir müdahalesi, ne bir gayreti ne de masrafı oluyor.

Mesela: Aldığımız nefesle, akciğerimize kadar giden oksijen kanımızı temizliyor. Hem göz kapaklarımız gözümüzü temizliyor ve böbreklerle vücudumuz temizleniyor.

Bu bir fıtrattır. Yani yaratılış kanunudur. İnsan bu temiz fıtratına uygun yaşarsa, yani bu vücudu fıtrî (doğal) şeylerle beslerse ve o duygularını uygun bir mecrada kullanırsa insanın bu vücut makinesinin ömrü uzayacaktır. Ya da kendine takdir edilmiş bir ömrü sağlıklı bir şekilde geçirecektir.

Şimdi gelelim çevreye: Bu fıtrî temizlik faaliyetinin gereği olarak, atmosferi, denizleri ve toprak tabakasını bir düşünün! İyi ki bu muazzam faaliyet bize bırakılmamıştır. Yoksa bedenimizi temizlemekten aciz olduğumuz gibi, evimizi temizlemeye gücümüz yetmediği halde, bu kâinatın temizliğine nereden imkân bulacaktık?

Evet, bu kâinatı; ilmiyle, iradesiyle ve kudretiyle halk edip bu aciz insanlara tahsis eden o Yüce Kudret temiz olmamızı ve çevremizi temiz tutmamızı emrediyor.

Ama biz ne yapıyoruz? Sigara, alkol ve uyuşturucu kullanmakla o fıtraten temiz vücudumuzun tahribine çalışıyoruz.

İşitmememiz gereken seslerle, sokak düğünleriyle, gereksiz kornalarla ve bir sürü naralarla kulaklarımızın tahribine çalışıyoruz.

Görmememiz gereken çirkinliklerle gözlerimizin tahribine çalışıyoruz.

Ya şu çevreye verdiğimiz zarar… Sorgun’ da şu piknik alanlarını gidip bir görün. Geçen günkü fırtınadan bir arkadaş dert yanıyor:

“Hocam bahçedeki sebzeler mahvoldu, dikili bir şey kalmadı” diyordu. Bende onu yaratan, onun diliyle konuşuyor. Ve gayri ihtiyarî piknik alanlarındaki çör-çöpü sildi, süpürdü ve götürdü. Arkadan da rahmetiyle suladı ve bize bir şeyler öğretti:

“ Temiz olun ve çevrenizi temiz tutun, fıtratınızı bozmayın.”

 

OKUR YORUMLARI
Yozgat'ta Günün Haberleri
YOZGAT'TA 5 GÜNLÜK HAVA DURUMU
hava durumu
YOZGAT İÇİN GÜNÜN NAMAZ VAKİTLERİ