Ali DEMİRDAĞ

TAHLİL

yozgatgazetesi@yahoo.com

MUHARREM AYI VE AŞURA

Bilindiği gibi “Muharrem” Arabî aylardan bir ayın adıdır. Cahiliye döneminde Araplar diğer üç ayla (Zilkade-Zilhicce-Recep) birlikte bu aya da hürmet gösterir ve bu aylarda savaşı yasaklarlardı.

Hz. Ömer devrinde bir takvim yapma; gerek insanlar ve gerekse devletler arasındaki muameleleri bir tarih ve takvime bağlama zarureti ortaya çıkınca toplanan komisyon peygamberimizin Mekke’den Medine’ye hicretini esas alıp 1-Muharremi hicri takvim başı olarak ilan etmişlerdir. Bununla beraber Muharrem ayının kutsiyetine dair bazı rivayetler de vardır.

Mesela: Hz. Ali’ye (r.a.), Ramazandan sonra hangi oruç efdaldir diye soru soran bir kişiye o hazret şunu söylemiştir: “Ben Rasulullah’ın yanındaydım, aynı soruyu bir adam Allah Resulüne sordu. O da ona: Ramazan’dan sonra oruç tutmak istersen Muharrem ayında tut. Çünkü o şehrullah (Allah’ın Ayı) dır. O ayda bir gün var ki Allah o gün bir kavmin günahlarını affetti. Bir başka kavmin günahını da affedecektir.”

Şurası muhakkak ki, zamanlar ve mekânlar içerisinde vukua gelen hadiseler sebebiyle kıymet ve ehemmiyet kazanırlar. Bu sebeple, Muharrem ayının onuncu günü yani “Aşure’ye” eskiden beri dikkat çekilmiş ve bir kutsiyet izafe edilmiştir.

Aşure’nin menşei hakkında Peygamberler tarihinde epeyce malumat vardır. Onlardan önemli gördüğümüz birkaç tanesine işaret etmek istiyorum.

Söz konusu günde:

1- Hz. Âdem (a.s)’in tövbesi o gün kabul edilmiş ve Havva validemizle bir araya gelmiştir.

2- Hz. Nuh (a.s)’un gemisi tufandan sonra Cudi Dağı’nda karaya oturmuş, kendisine inananlar kurtulmuş ve kalan erzaklarını bir araya getirerek ortaklaşa bir yemek yapmışlar. İşte Müslüman Türklerin, “geleneğinde büyük önem arz eden aşure, on Muharremde başlayıp devam eden, konu komşuya dağıtılan özel bir tatlıya da isim olmuştur.”

Osmanlı döneminde sarayda özel olarak yaptırılan bu tatlı birkaç gün halka dağıtılırdı. Yine Anadolu’da imkânı müsait ailelerce bu gelenek devam etmiş ve hala canlılığını korumaktadır.

3- İbrahim (as) ateşten, Yunus (as) balığın karnından bugün kurtulmuştur.

4- Yine Musa (as) kavmiyle (İsrail oğulları), Firavun’un zulmünden kurtulduğu için on Muharreme, özellikle hem kurtuluş günü hem de ibadet günü olarak Yahudiler çok büyük ehemmiyet verirler. Bu günü özellikle oruçla geçirirler.

Cahiliye çağında da devam eden bu orucu (aşure) Medine’ye hicret ettiklerinde Peygamberimiz, biz de Hz. Musa’nın geleneğine sizden daha çok saygılıyız demiş, ancak onlara benzememek için Muharremin 9-10-11. günlerini oruçla geçirmelerini ashabına tavsiye etmiştir. Ancak Ramazan orucu farz kılınmasıyla bu orucu isteğe bırakmıştır.

10 Muharremin ayrıca İslam tarihi yönünden de büyük bir önemi vardır. Zira Hz. Hüseyin’in şehit edilmesinin yıl dönümüdür. O mübarek “Evlad-ı Resulün” şahsında bütün şehitlerimize rahmet diler, şefaatlerini talep ederiz. Aynı zamanda onları anarken geleneğimizde olmayan bir takım yanlış davranışlardan da sakınmalarını hatırlatırız.

Hiçbir şeyde ifrat ve tefrit uygun değildir.

12.11.2013
OKUR YORUMLARI
Yozgat'ta Günün Haberleri
YOZGAT'TA 5 GÜNLÜK HAVA DURUMU
hava durumu
YOZGAT İÇİN GÜNÜN NAMAZ VAKİTLERİ