Ali DEMİRDAĞ

TAHLİL

yozgatgazetesi@yahoo.com

İTİKADÎ ENGELLİLER

Ben bu yazıyı, esasen “Engelliler Haftası”nda yazmayı arzu etmiştim. Ama bazı sebepler yüzünden tehir edildi, demek ki münasip makamı burası imiş. Umarım maksat hâsıl olmuştur.
Fizikî (Biyolojik) ve ruhî engellilere hiç kimsenin söyleyeceği bir şey olamaz. Bu tarz-ı hayat, hiç kimsenin elinde ve iradesinde değildir. Zira her şey; bütün mahlûkâtı ilim ve iradesiyle takdir edip kudretiyle meydana getiren Yüce bir iradenin eseridir. Öyle ise hiç kimse, kendi iradesi (dahli) olmadan meydana gelen bir fiilden sorumlu değildir.
Bu sebeple; “Mülk sahibi mülkünde istediği gibi tasarruf eder” kaidesince, madem şu kâinatın içinde O’nun iradesiyle takdir edilip Kudretiyle meydana gelen insanlığın O’ndan şikâyete hakkı yoktur. Yani, geride bıraktığı varlık mertebelerine bakıp haline şükretmesi gereklidir. Yani; yokluktan varlığa çıkmış, taş-toprak kalmamış, bitki veya hayvan olmamış (cemadat-nebatat-hayvanat) ve bütün bu mertebeleri geçip insan olmuş ve bununla beraber bir kısım azalarından noksan olmuş.
Olay bu! Ve bu durumda olan insanlar genellikle haline şükredip sabredenlerdir. Asıl halinden şikâyet edenler en çok nimete mazhar olup ta küfran-ı nimet edenlerdir.
Bütün bunlardaki tasarrufatın iki yönü vardır:
Birisi: İlahî yönüyle, Cenabı Hak küllî iradesinin tecellisini gösteriyor. Ve bu durumda olanları bazı mükellefiyetlerden sorumlu tutmuyor ve verdiği bunca nimete şükrettiği takdirde de ebedî hayatta daha mükemmel bir vücut vereceğini vaat ediyor.
İkincisi: Beşerî yönüyle de, madem insan kendi istek ve arzusunun hilafına kendisine verilen bu vücut libasını giydiği için ona uygun bir davranış sergilemek mecburiyetindedir. Bazı organlarından mahrumiyeti onun suçu olmadığı için, içinde yaşadığı toplum da onlara uygun bir makam verme mecburiyetindedir. Onlar da bu toplumun vazgeçilmez bir unsurudur.
Bütün bunlarla birlikte, benim esasen burada üzerinde duracağım husus “İtikadî Engellilerdir.” Yani yüzde doksan dokuzu Müslüman olan bu toplumda geleneksel olarak; Kitap ve Sünnete uygun bir davranış sergileyen Müslümanların, inanç esaslarını zedeleyen bir güruhun varlığı bu toplumu rahatsız etmektedir.
Bu sapık zihniyet, parlak bir takım laflarla TV ekranlarında arz-ı endam ederek; kimi Kaderi inkâr ediyor, kimi Sünneti kabul etmiyor, kimisi de, sanki tek başına hüküm çıkarma ehliyetine sahip gibi Kur’andan başka delil kabul etmiyor. Söz konusu, Müslümanların inanç esaslarını tahribe yönelik bu itikat teröristlerine veya İtikadî engellilere fırsat verilmemelidir. FET֒ nün boşalttığı boşluğu doldurmaya hazırlanan bu fırsatçılara rağbet edilmemelidir.
OKUR YORUMLARI
Yozgat'ta Günün Haberleri
YOZGAT'TA 5 GÜNLÜK HAVA DURUMU
hava durumu
YOZGAT İÇİN GÜNÜN NAMAZ VAKİTLERİ