Ali DEMİRDAĞ

TAHLİL

yozgatgazetesi@yahoo.com

ANLAŞMALI BOŞANMA

Yüce Yaratıcının şu kâinata koyduğu en büyük ve en geçerli kanunlarından birisi, hayattar varlıkların hayatlarını korumayla birlikte neslini çoğaltma ve o neslin devamını sağlama düsturudur.

Demek oluyor ki, her hayat sahibi varlık; bitkilerden tutun da, hayvanlara ve insanlığa kadar.. tamamı, hem kendi hayatını koruma ve aynı zamanda neslinin devamı ve üremesi, onların fıtratlarının gereğidir.

Varlıkların bu sınıfından en alt tabakadaki bir tohum a dahi, Cenabı Hak bu kabiliyeti vermiş ki, onlar fıtraten şöyle dua ederler: “ Ya Rabbi! Bize neslimizi çoğaltma imkân ve fırsatı ver de, biz Senin güzel isimlerinin tecelliyatını yeryüzünün muhtelif aynalarında tezahür ettirelim!”Cenabı Hak ta bu ivazsız, garazsız fıtrî duayı kabul eder ki, bir çekirdekten yüzlerce meyve veren hububat meydana gelir.

Hayvan nefis taşıdığı için onlara da, bu fıtrî tenasül kanunu gereği bu görevi gördürmek için birleşmelerinde kendilerine cüz’i bir ücret bahşedilmiştir.

İnsanlarda ise; hem hayatı muhafaza ve hem de nesli çoğaltma ve onu koruma kanunu fıtratlarına dercedilirken; akıl, fikir, vicdan, şefkat, merhamet, kahramanlık ve toplumsal yaşamanın gereği gibi bir takım duygular da kendilerine yardımcı verilmiştir. İşte insan, bu şekilde yaratılışının ve nesline olan fıtrî vazifesinin gereği sosyal bir yapı içerisinde hayatını idame ettirmek mecburiyetindedir.

Hz. Âdem (as) ve Hz. Havva validemizle başlayan evlilik kurumu (aile), insan fıtratının gereği olarak çok kutsal bir kurumdur. Bu kurum kurulduktan sonra, sudan sebeplerle bozulmamalıdır. “Allahın emri ve Peygamber’in kavli (sünnet) ile” tesis edilen ve şartları yerine getirilen yani, her iki tarafın da küfüv (denklik) dediğimiz esaslarla birbirlerini istemeleri halinde gerçekleşen bu kutsal yuva, esas itibariyle neslin sıhhat ve devamına matuftur. Cinsel hazzın; şefkat, merhamet ve koruma duygusu yanında pek önemi yoktur.

Bu konuda esas olan, evliliğin ve aile bağlılığının ilânihaye devam etmesidir ki, o yuvada yetişen nesil, madden ve manen ebeveyne ve mensubu bulunduğu milletine layık bir nesil olsun. Aksi takdirde, “mut’a nikâhı” gibi, hileli yollarla ve yetim maaşı almak için resmen boşanıp birlikte yaşamak, o kutsal aile kurumuna ve yetişecek nesle en büyük bir ihanettir.

Son zamanlarda maalesef ülkemizde, Sosyal Güvenlik Kurumunun tespitiyle hileli boşanma ve buna rağmen birlikte yaşama korkunç boyutlara ulaşmıştır. Bu davranış bizim; ne örfümüze, ne dinimize ve ahlakımıza ve ne de vicdanımıza asla uygun değildir. Bu yapıdan meydana gelen nesilden de Allaha sığınırız!

OKUR YORUMLARI
Yozgat'ta Günün Haberleri
YOZGAT'TA 5 GÜNLÜK HAVA DURUMU
hava durumu
YOZGAT İÇİN GÜNÜN NAMAZ VAKİTLERİ