Yasin Ali ER

ÇİZGİ

SAĞDUYU ÇAĞRISI

Sosyal medyada yazdıkça gaza gelen, gaza geldikçe coşan ve coştukça da toplumsal ve ahlâkî anlamda, önüne gelen her bir değeri yıkıp yok ettiğinin farkında olmayan klavyetörleri gördükçe, oralarda siyâsî mülahazalardan kaçınıyorum.

    Öyle ki siyasal tercihi ne olursa olsun, herhangi bir dostumu üzmek veya biri tarafından üzülmeme sebep olabilecek bir yaklaşımla karşılaşmak kuvvetle muhtemeldir.

    Siyaseti taaa yukarılarda yapanların git gide çirkinleşen dili, maalesef aşağılardaki oyunculara yansırken daha da ağırlaşarak kavgalara, küfürleşmelere ve restleşmelere sebep oluyor. 

    Genel başkanların, parti sözcülerinin, grup temsilcilerinin birbirlerine yönelttikleri itham ve eleştirileri çok ağır ve hatta yenilir yutulur gibi değilken, hangi sihirli değneğin değdiğinin belli olmadığı bir zamanda, birdenbire müttefik olabiliyorlar. Taşradaki yöneticiler de tâbi oldukları büyüklerine “ayak” uydurmakta zorlanmıyorlar. Aynı karede yer alıp, gülücükler dağıtarak tokalaşmalarını kimse yadırgamıyor. 

Elbette düşmanlık ölçeğinde didişmeye devam etmelerini de isteyen yok! Mümkünse hepsi, her zaman, her konuda sağduyulu ve nezaket ölçeğinde kalarak iktidar veya muhalaefet cenahında kalabilseler keşke!

Bizim siyaset döngümüzde dün dündür, bugün bugündür ve yarın ne olacağı belli değildir. Yarın belki asla bir arada olamazlar dediklerimizi, ya vatanı kurtarmak için, ya ekonomik krizleri çözmek için, ya soğan fiyatlarını hizaya getirmek için, ya muasır milletler seviyesine zıplatmak için, ya sınırsız özgürlükler için, ya işsizlik sorununu dibinden yontmak için TAHTEREVALLİNİN diğer tarafında birlikte otururken görebiliriz.

Şaşırır mıyız? Asla... Seçmenin vicdanını, kendi cebinde sayarak birbirleriyle pazarlık yapanların, güvendiği tek dayanak; vallahi seçmenin inadından başka bir şey değil...

Siyâsi parti taraftarlarının kahir ekseriyeti, iktidarda da olsa, muhalefette de kalsa, kendi seçtiğinin hiç bir hatasını görmemesi veya göre göre savunma saplantısı var ya? İşte siyaset dünyamızdaki yönetici kadrolar, bu zaafımızı çok iyi bildiklerinden, “yüzde bilmem kaç sıfırdan sonra gelen biricik oy” bile şimdilerde ittifak borsasının gözdesi olup çıkmıştır.

Seçmen olmanın birinci önceliğinde, seçtiğine toz kondurmamak gibi bir mecburiyet varmışçasına, diğer yerde kalanlarla husumeti devam eder durur. Taa ki mensup olduğu parti liderinin bir sonraki işaretine kadar!

O işaret gelinceye kadar birbirlerine selam vermeyi bile kendilerine haram kılan, eski dostların sosyal medyadaki höykürmelerini gördükçe gönlüm acıyor, ruhum ağrıyor, sevgim inciniyor. 

Ya dilinize hâkim olunuz, ya  cevaplara tahammül ediniz, ya da daha doğrusu; duyma ihtimaliniz olan sözlere göre söylem geliştiriniz. Diyeceğinize göre mi, duyacağına göre mi söz etmenin doğru olacağına karar vermelisiniz.

Sağduyuyu seçip, seviyeli sohbet ve yaklaşımlar dışında kimseyle siyâsî tercihinden dolayı, yüz göz olmamak icap eder.

...ve uyarmaya bile korkuyorum. Ola ki “bana karşı da ağır bir söz söylenir ve ben de altında kalmayarak çirkefçe cümleler kurabilirim.

O durumda da çocuklarıma, torunlarıma anlatmaya çalıştığım “sağduyu değerleri”yle çelişirken, “öğüt hakkımı kendim katletmiş olurum”.

Bu anlayış, hepimiz için geçerli değilse bu yazıyı yok sayınız vesselam!

 
OKUR YORUMLARI
Mehmet Yılmazz
30.04.2023 10:42:06

Kalemine yüreğine sağlık.Kiymetli kardeşim.Sen yaz ondan ben okurum burdan.SELAMKARRR

Şenol ALTUNOK
30.04.2023 10:01:55

İnsan hayatını namusunu ve şerefini korumak için yaşar. Bu iki birleşim olmadıktan sonra toplum kendisini ortada kalmış maskara olarak görür. Kendisi her ne kadarda kendini önemli hissetsede toplumun bakış açısı önemlidir. Bu nedenle oy namustur. Herkesin vakti ve saati gelince yalnızca bir oy kullanma hakkını demokrasiler hak tanımıştır. Sandığa gider. Elini vicdanına koyar gönlünde kim yatıyorsa oyunu kullanır. Kimsenin hiç kimseye söz soyleme hakkı yoktur. Nasıl ki namus ve şeref mukaddesse kişinin oyuda o derece mukaddestir. Bu nedenle siyaseti ehillerine bırakmak lazım gelir. Biz siyasetçi değiliz ki. Biz halkız. Ben bu memlekette bir siyaset iki spor tartışmasına girmem. Çünkü en kıymetlerimi bunlardan kaybettim. Yazınız için teşekkür ederim.

Yozgat'ta Günün Haberleri
YOZGAT'TA 5 GÜNLÜK HAVA DURUMU
hava durumu
YOZGAT İÇİN GÜNÜN NAMAZ VAKİTLERİ