Sürur ÖZTÜRK

EZBER BOZAN

Asıl sürpriz AK Parti’nin kapatılması mı olacak?

ABD’nin değiştirmek istediği parti sadece CHP mi? AK Parti’de hiçbir çalkantı, hiçbir değişim olmayacak mı?

Türk siyaseti yeniden şekillendiriliyorsa, bu sadece CHP ile sınırlı kalmayacaktır. Dolayısıyla, AK Parti’nin kapatılması, ihtimal dahilinde gözüküyor. Eğer AK Parti kapatılırsa, parti içindeki Avrupa Birliği’ne yakın duran ABD muhalifi kanat tasfiye edilmek isteniyor demektir.


Siyasette büyük sürprizlere hazır olun

Uzun zamandan beri, Türk siyasetinin uluslar arası müdahalelerle yeniden şekillendirilmeye çalışıldığı bir süreç yaşıyorduk. Bu süreç, son haftalarda yoğunluk kazanmaya başlamıştı. Anayasa Değişikliği Teklifi’nin Türkiye Büyük Millet Meclisi’ndeki görüşmeleri sırasında ortaya çıkan durum, bundan sonraki muhtemel siyasî operasyonların ipuçlarını vermişti.

Anayasa Değişikliği Teklifi’ndeki maddeler içerisinde sadece, herhangi bir partinin kapatılmasını Meclis’te kurulacak bir komisyonun iznine bağlayan, yani partilerin kapatılmasını zorlaştıran madde(ler) 330’un altında oy alarak paketten düşmüştü.

8. madde ve ona bağlı geçici 18. madde 330 oy alabilseydi, Yargıtay Başsavcısı, eskiden olduğu gibi ‘pat diye’ kapatma davası açamayacak, dolayısıyla, Anayasa Mahkemesi de ‘şak diye’ kapatamayacaktı.

Bu maddenin paketten düşmüş olmasını, AK Parti içindeki bazı milletvekillerinin milliyetçi eğilimlerinden kaynaklanan hassasiyetlerinin bir sonucu olarak değerlendirmek, bu durumu açıklamaya yeter mi?

Acaba BDP, partilerin kapatılmasını zorlaştıran maddeye neden destek vermedi? Oysa, bugüne kadar kurduğu her partisi kapatılmış olan bir siyasî çizginin son partisi olarak BDP’nin, bu maddeye bütün milletvekilleriyle destek vermesi gerekmez miydi?

Acaba, AK Parti kapatılmak isteniyor da, onun için bu maddenin paketten düşmesi sağlanmış olabilir mi?

Gündem şimdilik tamamen, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’a ait olduğu ileri sürülen gizli kamera kayıtlarına ve Baykal’ın bu sebeple istifa etmiş olmasına odaklanmış durumda.

Ben, gizli kamera görüntülerinde, CHP’li bir bayan milletvekili olduğu ileri sürülen bir kadınla uygunsuz bir şekilde görülen adamın gerçekten Baykal olup olmadığıyla hiç ilgilenmiyorum. O ya da değil. Siyasî bakımdan önemli olan, bu görüntülerin hangi güç odağı tarafından ve ne amaçla kullanıldığı. Önemli olan, Baykal’ın tasfiyesine karar verilmiş mi, verilmemiş mi?

Basının tavrı oldukça manidardı. Baykal’ın çok uzun zamandan beri “yandaş medya” olmakla suçladığı gazeteler ve televizyon kanalları, söz konusu görüntüleri gündeme taşımazken, Baykal’ın kendisini daha yakın hissettiği “CHP medyası”, Baykal’a açıktan istifa çağrısı yaptı.

Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ’un “mütareke basınından daha hain” olmakla suçladığı, Baykal’ın da “yandaş medya” yaftası vurduğu basın, Baykal’a yönelik “kaset operasyonu”na karşı dururken, “Atatürkçü, Kemalist, laik ve solcu medya”, Baykal’ı zora sokacak görüntüleri manşetlerine çekti, Baykal’ı istifaya zorladı.

Sizce bu işte bir tuhaflık yok mu? Ne oldu da, “yandaş medya” ile “mütareke basını” adeta yer değiştirdi?

Benim bütün bunlardan çıkardığım sonuç şu: Bu bir ABD operasyonu ve ABD, CHP’yi değiştirmek için önce Genel Başkanını değiştirmeye karar vermiş.

Nitekim, Baykal da bunun farkında. Farkında ki, istifasını açıkladığı basın toplantısında şöyle söyledi:

“Benim istifa kararım, hem Türkiye siyasetini ve Cumhuriyet Halk Partisi’ni yeniden tanzim etmek isteyenlere bir imkân tanıyacak, hem de Cumhuriyet Halk Partisi’ne bu komployla hesaplaşma fırsatı verecektir.”

Bu mesajın muhatabı ABD değilse neresi?

Çok zayıf bir ihtimal olmakla birlikte, eğer bir sürpriz yapar da Baykal 2 hafta sonraki CHP Kongresi’nde yeniden Genel Başkan adayı olur ve seçilirse, bu kesinlikle eski politikasını değiştirmiş “yeni” bir Baykal olur… Eğer “eski Baykal” “yeniden” gelecekse, bu daha ince hesaplar yapıldığını gösterir ve yeni bir analize tabi tutulması gerekir.

Peki, ABD’nin değiştirmek istediği parti sadece CHP midir? AK Parti’de hiçbir çalkantı, hiçbir değişim olmayacak mıdır?

Ankara kulislerinde aylardan beri, AK Parti hakkında yeni bir kapatma davası açılacağı fısıldanıyordu. Bu fısıltı zaman zaman basına da yansıdı. Anayasa değişikliği teklifinin, partilerin kapatılmasını zorlaştıran maddesi Meclis’te kabul edilmedi ve değişiklik paketinden düştü. Eski Danıştay Başkan Vekili Tansel Çölaşan da, önceki gün Atatürkçü Düşünce Derneği’nin düzenlediği bir programda, “AK Parti mutlaka kapatılacak” deyiverdi…

Türk siyaseti yeniden şekillendiriliyorsa, bu sadece CHP ile sınırlı kalmayacaktır. Dolayısıyla, AK Parti’nin kapatılması, ihtimal dahilinde gözüküyor. Eğer AK Parti kapatılırsa, parti içindeki Avrupa Birliği’ne yakın duran ABD muhalifi kanat tasfiye edilmek isteniyor demektir.

Bence, MHP’nin bu durumdan kârlı çıkacağını zannedenler de, ellerini ovuşturmak için acele etmesinler. Çünkü, eğer “yeni CHP”, Kürtlerin de gönlünü alacak yeni bir sol siyaseti uygulamaya başlarsa, BDP de giderek etnik siyasetten vazgeçerse, “Milliyetçi, Türkçü, Ulusalcı” siyasetin beslendiği kaynak da kendiliğinden kurumuş olur. Yani, Kürtçülüğün olmadığı yerde Türkçülük yapmanın bir anlamı kalmaz. Esasen Avrupa tarafından, sırf Kürtçülüğü körüklemek için pohpohlanan milliyetçilik, Kürtçülük yapan kalmayınca zayıflar ve etkinliğini kaybeder…

Önümüzdeki dönem, AB ittifakını benimseyenlerle ABD ittifakını benimseyenlerin mücadelesine sahne olacak gibi gözüküyor. Bu süreç, tabii olarak pek çok ayrışmayı da beraberinde getirecektir. Bu ayrışma sadece siyasî partilerde değil, medyada, sivil toplum kuruluşlarında ve dinî gruplarda bile görülebilir… Dün yan yana duranlar, önümüzdeki dönemde karşı karşıya gelebilirler…

Bu arada, Türk Silahlı Kuvvetleri de, uzun süre kalmak üzere Irak’a girmenin hazırlıklarını yapıyor galiba… Çeşitli yöntemlerle tasfiye edilen askerler de, bu Ortadoğu operasyonlarına karşı çıkan askerler olsa gerek…

Önümüzdeki seçim sürecinin oldukça çalkantılı, sürprizlerle dolu ve hayli gergin geçeceğini tahmin etmek zor değil.

(11.05.2010)
OKUR YORUMLARI
nihal
16.05.2010 17:54:00

surur bey sizin yerel konularla birlikte genel siyasetten de anlamanıza çok sevindim.yorumunuz çok gerçekci,bizleri aydınlatıyorsunuz teşekkerlür..

servet
15.05.2010 08:24:00

Yorumunuz çok düşündürücü..türkiyeyi kimler yönetiyor,çok net bi şekilde anlatmışsınız,yazık bu ülkenin idarecilerine..

kemal
12.05.2010 09:41:00

sürur bey,bu yazınız türk siyasetinin geleceğini mantıklı şekilde anlatmakta..bizler bundan sonra siyasi vizyonununzdan da faydalanmak isteriz.bu neviden makaleleinizin devamını bekliyorum saygılar

numan
12.05.2010 07:04:00

sayın yazar bugünki yazınızdan çok istifade ettim.ayrıca sizin geniş bir siyasi külütürüne sahip olmanız takdire şayan bir durumdur.bize ufuk açtığınız için teşekkür ederim.

Yozgat'ta Günün Haberleri
YOZGAT'TA 5 GÜNLÜK HAVA DURUMU
hava durumu
YOZGAT İÇİN GÜNÜN NAMAZ VAKİTLERİ