Hep öyle olur zaten...
Beklenmeyen olaylar, insanları ters köşeye yatırır!
Böyle durumlarda yeterli refleksi gösterebilenler, ayağa kalkar.
Gösteremeyenler ise “tuş” olur gider.
Dünya şimdi Corono Virüsü (COVID-19) ile önemli bir sınav veriyor!
Aralık ayında Çin’de ortaya çıkan salgın bir anda tüm dünyayı sardı.
Zengin, fakir, güçlü, zayıf demeden insanlar arasında ayırım yapmadı.
Herkese “eşit” olduklarını hatırlattı. Bu virüs sayesinde insanlar dünyanın kocaman bir köy olduğunu bir defa daha anladı.
“Benim param var, her şeyi satın alabilecek güce sahibim” ya da “Ben sarayda yaşıyorum, bana bir şey olmaz” diye düşünenleri de işte bu yüzden bir korku sardı.
Böylece hiç kimsenin, bir başka ülkede yaşanan bir olayla ilgili olarak “Bana ne?” deme şansı kalmadı.
Bu Virüs herkesi test ediyor!
Hem devletler, hem de insanlar sınavdan geçiyor.
Havaların ısınmasıyla birlikte azalacağı söylense de, herkese büyük görevler düşüyor.
Devletin yaptığı uyarıların ardından bir çok insan evlerine kapandı.
İş hayatının temposu düştü. Beyaz yakalı çalışanlar işlerini evlerinden yaparken, “Bize bir şey olmaz” diye sokaklarda dolaşan özellikle yaşlı kesim hem kendi canlarını, hem de başkalarının canını tehlikeye atıyor.
Tek korkum, bu insanlar yüzünden sürecin uzaması...
Herkes, sadece kendisinden değil dünyanın bir ucundaki diğer insandan da sorumlu olduğunu artık bilmeli.
Herkes evlerine kapanınca, sosyal medyada espriler birbiri peşine gelmeye başladı.
Türk insanı ürettiği espriler ile herkesi hayran bırakırken, gözler ülke yönetimlerine çevrildi.
İspanya, 200 milyar Euro
Almanya, 614 milyar Dolar
Fransa, 300 milyar Euro,
İtalya, 25 milyar Euro bu iş için kaynak ayırdığını açıkladı.
Sıra Türkiye’ye gelmişti...
Nefesler tutuldu, gözler Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a çevrildi.
Biz ki, ülkemize gelen Suriyeli sığınmacılar için 40 Milyar Dolar para harcamıştık.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamada Suriyeli sığınmacılar için Avrupa Birliği kaynaklarından son 3 yılda 3.5 milyar dolar destek geldiğini açıklamıştı.
İşte bütün bunları da düşünerek gururla arkamıza yaslandık ve beklemeye başladık.
Sayın Cumhurbaşkanımız “İstikrar Kalkanı” adı altında 100 Milyar TL’lik (15 Milyon 146 Bin 695 Dolar) bir paketi açıkladı.
Şimdi soruyorum sizlere, Nüfusu 82 Milyona ulaşan bir ülke için bu bütçe ile ne yapılabilir?
Ülkemize gelen 4 Milyon Suriyeliye 40 Milyar dolar harcayacaksınız,
Dünyayı tehdit eden bir salgın karşısında 82 Milyon insanı korumak için 15 Milyon Dolar...
Öyle mi?
İnsan ne diyeceğini, ne söyleyeceğini bilemiyor!
Şimdi hep birlikte “Ey Corona, Corona... Sor bakalım bir ona!” demeyelim mi?
Ne dersiniz?
