Yozgat, ülkemize çok değerli kalemler kazandırmıştır. Bunlardan biri de bir Yozgat sevdalısı olan hemşehrimiz Sayın Ertuğrul Kapusuzoğludur.
Yozgat folkloru üzerinde çalışmalarıyla öne çıkan ve bu alanda Yozgata büyük katkılarda bulunan Ertuğrul Kapusuzoğlu çok yönlü bir sanatçımızdır. Araştırmacı, senarist, sanat yönetmeni, editör, şair, roman yazarıdır. Folklorla ilgili 8 kitabı, 2 romanı, TRT tarafından çekilerek yayımlanmış pek çok dizi filmi, 1 senaryosu, çok sayıda tiyatro oyunu vardır. Çalışmalarıyla birçok alanda ödül kazanmıştır.
4 Ekim 1956 yılında Yozgatta doğup ilk ve ortaöğrenimini burada tamamlayan sanatçımız, 1978 yılında Ticaret ve Turizm Yüksek Öğretmen Okulundan mezun olmuş; uzun yıllar ortaöğretim okullarında öğretmenlik, üniversitelerde öğretim üyeliği yapmış; bürokraside de şube müdürlüğü, müşavirlik ve daire başkanlığı görevlerinde bulunmuştur.
Ertuğrul Kapusuzoğlu Yozgatlıların gönlünde taht kurmuştur. Onun gönlümüzde yer edişinin temelinde Yozgat halk kültürüne yaptığı büyük katkılar yatmaktadır. Ne zaman Yozgatla ilgili bir takvime el atsam orada Ertuğrul Kapusuzoğlunun eşşiz güzellikteki çalışmalarını görürüm. Yozgatla ilgili sözcükler, deyimler, atasözleri, şiirler, fıkralar, daha neler neler
Yozgat folkloruna katkılarından dolayı Ertuğrul Kapusuzoğluna çok şey borçluyuz. Bunu sözcüklerle anlatmak gerçekten olanaksız. Onu ben ve benim gibi aynı kuşaktan olanlar çok iyi tanıyor ve takdir ediyoruz. Acaba yeni kuşak Ertuğrul Kapusuzoğlunu yeterince tanıyor mu? İşte bu konuda kuşkuluyum. İşte bu nedenle değerli hemşehrimizi Yozgatımızın gündemine bir kez daha getiriyorum. Buradan Yozgatın yeni kuşağına sesleniyor ve diyorum ki, Gençler, Yozgatmızın yetiştirdiği değerleri tanıyınız, onlara sahip çıkınız.
Yozgatlılar Kültür ve Dayanışma Derneğinde Ertuğrul Kapusuzoğlu için söylenen şu sözler onu ne denli güzel anlatıyor: Kapusuzoğlu; kalem tutan ellerine tırpanı geçirince, bıldırcınlar alkışa durur kanat kanat. Kanakın sularının dilinden en iyi o anlar, anaforlu akışlarda oltasız tokalaşır balıklarla. Battalda ekin eker, ata biner, sinsin oynar, halay çeker. İmecede, eğricede (Hıdırellez şenlikleri) el ele, kol koladır köylüsüyle Sözün özü, kültürümüzün gönüllü Sürmelisidir.
Ben de Ertuğrul Kapusuzoğlunu Yozgat folklorunun bir güneşi olarak tanımlıyorum. Bugün kullandığımız her yöresel sözcükte, deyimde, atasözünde, ninnide, tekerlemede, mânide, fıkrada onun izi vardır.
Ertuğrul Kapusuzoğlunun Süleyman Sökmenden derleyerek Yozgata kazandırdığı bir fıkrayla noktalamak istiyorum yazımı:
Popona Bir İnne Batırıyom
Sayın Süleyman Sökmen, bizim Sürmeli türkümüzü en iyi yorumlayan hemşehrilerimizdendir. Bu güzel yorumun temelinde; onun küçüklüğünden beri müzikle uğraşması, Yozgatı sevmesi ve Sürmeli söylemesi gelir.
İşte bu Süleyman Sökmen; çocukluğunda ve gençliğinde o kadar güzel Sürmeli söylermiş ki Yozgatın büyükleri ne zaman onu yakalasalar zorla, şerle, hatırla bir Sürmeli söyletmeden bırakmazlarmış. Öyle bir an gelir ki Süleyman Sökmen çarşıya çıkamaz olurmuş.
Tabii Yozgatın Sürmeli sevdalıları da daha çok yanlarına gelip daha çok Sürmeli söylemediği için Süleyman Sökmene kızarlarmış.
Aradan zaman geçmiş, Süleyman Sökmen Ankarada yapılan ses yarışmasında birinci olmuş, o arada Sürmeliyi de plağa okumuş.
Tabii Yozgatta pikabı olan herkeste Sürmeli plağı vardır.
Bir gün Süleyman Bey Yozgata gitmiş. Daha önce kendisine zorla Sürmeli söylettiren bir yaşlı hemşehrimiz,
¦ Ula Sülüman, neyine şişiyodun lan? Bir plağını aldım. Popona bir iğne dürtüyom, sana akşama kadar sürmeli söylettiriyom, haberin olsun.
Sayın Ertuğrul Kapusuzoğluna Yozgat halk kültürüne katkılarından dolayı sevgi ve saygılarımı sunuyorum.
12.12.2016
Yozgat folkloru üzerinde çalışmalarıyla öne çıkan ve bu alanda Yozgata büyük katkılarda bulunan Ertuğrul Kapusuzoğlu çok yönlü bir sanatçımızdır. Araştırmacı, senarist, sanat yönetmeni, editör, şair, roman yazarıdır. Folklorla ilgili 8 kitabı, 2 romanı, TRT tarafından çekilerek yayımlanmış pek çok dizi filmi, 1 senaryosu, çok sayıda tiyatro oyunu vardır. Çalışmalarıyla birçok alanda ödül kazanmıştır.
4 Ekim 1956 yılında Yozgatta doğup ilk ve ortaöğrenimini burada tamamlayan sanatçımız, 1978 yılında Ticaret ve Turizm Yüksek Öğretmen Okulundan mezun olmuş; uzun yıllar ortaöğretim okullarında öğretmenlik, üniversitelerde öğretim üyeliği yapmış; bürokraside de şube müdürlüğü, müşavirlik ve daire başkanlığı görevlerinde bulunmuştur.
Ertuğrul Kapusuzoğlu Yozgatlıların gönlünde taht kurmuştur. Onun gönlümüzde yer edişinin temelinde Yozgat halk kültürüne yaptığı büyük katkılar yatmaktadır. Ne zaman Yozgatla ilgili bir takvime el atsam orada Ertuğrul Kapusuzoğlunun eşşiz güzellikteki çalışmalarını görürüm. Yozgatla ilgili sözcükler, deyimler, atasözleri, şiirler, fıkralar, daha neler neler
Yozgat folkloruna katkılarından dolayı Ertuğrul Kapusuzoğluna çok şey borçluyuz. Bunu sözcüklerle anlatmak gerçekten olanaksız. Onu ben ve benim gibi aynı kuşaktan olanlar çok iyi tanıyor ve takdir ediyoruz. Acaba yeni kuşak Ertuğrul Kapusuzoğlunu yeterince tanıyor mu? İşte bu konuda kuşkuluyum. İşte bu nedenle değerli hemşehrimizi Yozgatımızın gündemine bir kez daha getiriyorum. Buradan Yozgatın yeni kuşağına sesleniyor ve diyorum ki, Gençler, Yozgatmızın yetiştirdiği değerleri tanıyınız, onlara sahip çıkınız.
Yozgatlılar Kültür ve Dayanışma Derneğinde Ertuğrul Kapusuzoğlu için söylenen şu sözler onu ne denli güzel anlatıyor: Kapusuzoğlu; kalem tutan ellerine tırpanı geçirince, bıldırcınlar alkışa durur kanat kanat. Kanakın sularının dilinden en iyi o anlar, anaforlu akışlarda oltasız tokalaşır balıklarla. Battalda ekin eker, ata biner, sinsin oynar, halay çeker. İmecede, eğricede (Hıdırellez şenlikleri) el ele, kol koladır köylüsüyle Sözün özü, kültürümüzün gönüllü Sürmelisidir.
Ben de Ertuğrul Kapusuzoğlunu Yozgat folklorunun bir güneşi olarak tanımlıyorum. Bugün kullandığımız her yöresel sözcükte, deyimde, atasözünde, ninnide, tekerlemede, mânide, fıkrada onun izi vardır.
Ertuğrul Kapusuzoğlunun Süleyman Sökmenden derleyerek Yozgata kazandırdığı bir fıkrayla noktalamak istiyorum yazımı:
Popona Bir İnne Batırıyom
Sayın Süleyman Sökmen, bizim Sürmeli türkümüzü en iyi yorumlayan hemşehrilerimizdendir. Bu güzel yorumun temelinde; onun küçüklüğünden beri müzikle uğraşması, Yozgatı sevmesi ve Sürmeli söylemesi gelir.
İşte bu Süleyman Sökmen; çocukluğunda ve gençliğinde o kadar güzel Sürmeli söylermiş ki Yozgatın büyükleri ne zaman onu yakalasalar zorla, şerle, hatırla bir Sürmeli söyletmeden bırakmazlarmış. Öyle bir an gelir ki Süleyman Sökmen çarşıya çıkamaz olurmuş.
Tabii Yozgatın Sürmeli sevdalıları da daha çok yanlarına gelip daha çok Sürmeli söylemediği için Süleyman Sökmene kızarlarmış.
Aradan zaman geçmiş, Süleyman Sökmen Ankarada yapılan ses yarışmasında birinci olmuş, o arada Sürmeliyi de plağa okumuş.
Tabii Yozgatta pikabı olan herkeste Sürmeli plağı vardır.
Bir gün Süleyman Bey Yozgata gitmiş. Daha önce kendisine zorla Sürmeli söylettiren bir yaşlı hemşehrimiz,
¦ Ula Sülüman, neyine şişiyodun lan? Bir plağını aldım. Popona bir iğne dürtüyom, sana akşama kadar sürmeli söylettiriyom, haberin olsun.
Sayın Ertuğrul Kapusuzoğluna Yozgat halk kültürüne katkılarından dolayı sevgi ve saygılarımı sunuyorum.
12.12.2016
12.12.2016
OKUR YORUMLARI
Yozgat'ta Günün Haberleri
YOZGAT'TA 5 GÜNLÜK HAVA DURUMU
YOZGAT İÇİN GÜNÜN NAMAZ VAKİTLERİ