ÇİRKİN SALDIRI

Hürriyet gazetesi yazarı Sayın Ahmet Hakan’a yapılan çirkin saldırı gündeme bomba gibi düştü. Bu olaya her kesimden tepki yağıyor.

Basın demokratik ülkelerin vazgeçilmezidir. Bu vazgeçilmezi değerli kılan da ona tanınan özgürlüktür. Özgür olmayan bir basından ülkeye hayır gelmez. Özgür olmayan basın güdümlüdür, kendine buyrulanı yapar. Dolayısıyla halkı doğru olarak bilgilendirmekten yoksundur. Halkın doğru bilgilendirilmesi, ona gerçeklerin anlatılabilmesi, ancak özgür basınla diğer bir deyişle basın özgürlüğüyle sağlanabilir.

Peki, özgür basın ya da basın özgürlüğü deyince ne anlamak gerekiyor? Özgür basın; herhangi bir kişi ya da kurumun güdümünde olmayan, görüş ve düşüncelerini hiçbir baskı altında kalmadan açıklayabilen basın demektir. Bu açıdan bakıldığında ülkemizde gerçek anlamda özgür basından söz etmek olanaksız gibi görünüyor. Çünkü ulusal kanallara şöyle bir göz attığımızda hemen hepsinin arkasında bir kişi ya da kurumun var olduğu ve onların ilkeleri doğrultusunda yayın yapıldığı görülüyor.

Son dönemlerde “yandaş basın”, “karşıt (muhalif) basın” gibi kavramlar sıkça kullanılmaya başlandı. Bazı ulusal gazete ve televizyonların hükûmet yanlısı, bazılarının da hükûmet karşıtı yayın yaptıkları bilinen bir gerçektir. Bu bağlamda her iki basın anlayışının da özgürlüğünden söz edilemez.

Benim anladığım basın özgürlüğü, basın mensuplarının olaylara tek boyutlu değil; farklı ve değişik boyutlardan bakabilmeleri ve bunu sağlayacak bir ortam yaratılmasıdır. Bu açıdan bakınca, basın mensupları, yasalar çerçevesinde özgür iradeleriyle görüş ve düşüncelerini her ortamda açıklayabilmelidirler. Örneğin bir gazetede farklı görüş ve düşünceleri yansıtan yazarlara yer veriliyor, onların çalışmalarına şu ya bu nedenle karışılmıyor; yazar, çizer ve haberciler yasalarla kendilerine tanınan haklar çerçevesinde ileri sürdükleri görüş ve düşüncelerinden dolayı suçlanmıyor, tutuklanıp hapse atılmıyorsa orada basın özgürlüğü var, demektir.

Basın yayın kuruluşlarında yayımlanan yazı ve haberler, kimi zaman yönetenleri eleştiren nitelikte olacaktır. Bu doğal bir durumdur. Basının görevi, halkın haber almasını sağlamak ve onu çeşitli konularda bilgilendirmektir. Basın, bunu gerçekleştirirken olumlu eleştirilerin yanı sıra kuşkusuz ki ülkeyi yöneten kişi ve kurumlarla ilgili olumsuz eleştiriler de yapacaktır. Demokratik ülkelerde bu tür olumsuz eleştirilere sinirlenilip basının üstüne gidilmez, ona sansür uygulanmaz. Aksine söz konusu eleştirilere kulak verilir, haklı görülenlerin gereği yerine getirilir. “Vay sen beni nasıl böyle olumsuz eleştirirsin, benim hakkımda bunları nasıl yazarsın?” mantığıyla hareket etmek, demokrasiyle bağdaşan bir tutum değildir. Hele bir de bunu yargıya taşımak, bu yolla kendilerine karşıt olanları susturmaya çalışmak hiç de demokratik değildir.

İşte biz ülkemizde basın özgürlüğünün tam olarak uygulanmadığından yakınırken bir de basına şiddet haberiyle sarsıldık. Hemşehrimiz Sayın Ahmet Hakan, birkaç kendini bilmezin saldırısına uğrayıp yaralandı. Ne denli ilkel bir davranış bu! Bir kişinin görüş ve düşüncelerinden hoşlanmayabilirsiniz. Bu o kişiye fiziksel saldırıda bulunmanız için bir neden olamaz. Siz de kendi görüş ve düşüncelerinizi yazıya döker karşılık verirsiniz. Yazılıp çizilenler suçsa yasal yollara başvurup hakkınızı ararsınız. Var mı bundan ötesi?...

Kaba güç bir zayıflık gösterisidir. Düşünce yoksunlarının düştüğü aczin dışa vurumudur. İnsanlık tarihi bu tür kaba güç gösterileriyle doludur. Ama kaba güç, hiçbir zaman kaleme galip gelememiştir, bundan sonra da gelemeyecektir.

Siyasetçilere, özellikle devlet yöneticilerine de bir çift sözüm var. Öncelikle demokrasi yanlısı ve hoşgörülü olunuz. Söylemlerinize dikkat ediniz. Kişi ve kurumları başkalarına hedef göstermekten kaçınınız. Yoksa daha pek çok Ahmet Hakan olayı yaşarız.

Yozgat’ımızın bağrından yetişen değerli meslektaşımız Ahmet Hakan’a geçmiş olsun dileklerimi iletiyor, bu olayın ülkemiz için son olmasını diliyorum.

02.10.2015
OKUR YORUMLARI
Yozgat'ta Günün Haberleri
YOZGAT'TA 5 GÜNLÜK HAVA DURUMU
hava durumu
YOZGAT İÇİN GÜNÜN NAMAZ VAKİTLERİ