BİR ATATÜRK VE YOZGAT SEVDALISI ABDULKADİR ÇAPANOĞLU

Yozgat kendi küçük, ancak yetiştirdiği değerleri büyük kentlerimizdendir. Yozgat’ın yetiştirdiği pek çok değer ne yazık ki yeni kuşaklarca yeterince tanınmamaktadır. Bu nedenle zaman zaman Yozgat’ımızın yetiştirdiği değerlerden söz etmek, onları yeni kuşaklara tanıtmak istiyorum.

Yozgat’ın sonsuzluğa göç etmiş değerleri yanında yaşayan değerleri de çok. Bunlardan biri de bir folklorcu, sporcu, sendikacı, araştırmacı, gazeteci, bankacı kimliğini benliğinde birleştiren Sayın Abdulkadir Çapanoğlu’dur.

Abdulkadir Çapanoğlu 29 Ekim 1945’te Yozgat’ta doğdu. Babasının memuriyeti dolayısıyla ilkokulu Ankara, Kırklareli ve Dinar’da; ortaokul ile liseyi Niğde, Amasya ve Çanakkale’de okudu, İstanbul Pertevniyal Lisesinden mezun oldu. İstanbul İktisadi Ticari İlimler Akademisini bitirdi.

Lise yıllarında müzik, folklor ve çeşitli spor etkinlikleriyle uğraştı.

Askerliğini Gaziantep’te yedek subay olarak yaptı. Meslek yaşamına bankacı olarak başladı. Sendikal etkinliklerde bulunması nedeniyle 12 Eylül 1980 darbesinde gözaltına alındı. Türkiye’nin alanında büyük şirketlerinde müdürlük yaptı. 1994’te emekli oldu.

İstanbul Ataköy’de oturmakta olan Abdulkadir Çapanoğlu; evli, bir kız çocuk, iki erkek torun sahibidir.
Benim Abdulkadir Çapanoğlu’nu tanıyışım, Yozgat Gazetesi’ndeki yazılarına dayanmaktadır. İyi ki Yozgat’ımızın bu değerli kişiliğini tanımışım, diyorum.

Abdulkadir Çapanoğlu’nu ön plana çıkaran pek çok özellik var kuşkusuz. Ama bunların başında biri var ki her şeyden öte. O; yürekten, içten, katıksız bir Atatürkçü. Her söylemi, her yazısı buram buram Atatürk kokuyor. Dolayısıyla gönüllerde taht kuruyor bu özelliğiyle.

Abdulkadir Çapanoğlu’nun Yozgat tarihine ışık tutan araştırma ve incelemeleri bir başka güzellik. Çapanoğullarının Türk tarihindeki yerine ilişkin yazılarını büyük bir ilgi ve beğeniyle okuyor, aydınlanıyoruz.
Abdulkadir Çapanoğlu övülmeyi hak ediyor. Çünkü onun kendinden söz etme şansı yok. Alçak gönüllülüğü buna en büyük engel. Alçak gönüllülüğü yanında bir dizi güzel özelliği daha var onun: insancıl, sevecen, hoşgörülü, ince üsluplu, nüktedan, engin görüşlü, eleştiriye açık…

Değerli dostum Sayın Rıfat Çakır, Yozgat’ın yerel yayın organlarından biri olan İleri Gazetesi’nde 14 Mayıs 2014’te Abdülkadir Çapanoğlu ile ilgili bir yazı kaleme almış. “Bir Yozgatlı Asilzade Abdulkadir Çapanoğlu” başlığını koymuş yazısına. Rıfat Çakır, bu yazısında diyor ki: “Geçtiğimiz günlerde İstanbul Haliç Kongre Sarayı’nda düzenlenen uluslararası bir konferansın katılımcıları arasındaydım. Hazır İstanbul’a gelmişken adını hep güzel yerlerde gururlanarak duyduğum, üstün insani vasıfları, hayranlık uyandıran derya bilgisi, donanımlı ve beyefendi kişiliği ile gönüllere taht kuran değerli Hocam Abdulkadir Çapanoğlu ile tanışmayı çok istiyordum.

Ben ve arkadaşlarım, Bu güzel değerimizin Yozgat Gazetesi’ndeki köşesinden usta kalemiyle süslediği birbirinden kaliteli yazılarını okuyor, Yozgat sevdası ve şivesinde birleşen ortak kültürümüz çerçevesinde telefon ve sosyal paylaşım sitelerinden iletişim kuruyorduk. Analitik fikirleri, akıcı üslubu ve güven veren yorumlarıyla tek başına edebi bir zenginlik olduğunu herkesten duyuyor, gururlanıyorduk.

Torunlarına bakmakla meşgul olduğu ve bu zarureti nedeniyle kıpırdayamayacak mazeretteki bir gününü akıl edemeden görüşme talebimi ilettim. Gücenirim endişesiyle kibarlığı ve nezaketinden mağduriyetini söyleyememiş. Fedakâr zahmetlere girerek İstanbul’un bir ucundan bir ucuna gelerek koskoca gününü bana ayırmış.

Taksim’den Çemberlitaş’a, Kapalıçarşı’dan, Ayasofya’ya, Yerebatan Sarnıcı’ndan Nuru Osmaniye’ye, Boğaz’ın tüm güzelliklerinden, tarihî mekânların detaylarına kadar ince üslubu ve engin bilgisiyle özelliklerini anlatarak gezdirdi. Gözde restoranlarda yemekler ikram etti. Birbirinden değerli dostlarıyla tanıştırdı.”

Evet, işte böyle bir gönül eri Abdulkadir Çapanoğlu. Yozgat Gazetesi’nde birbirinden güzel yazılarıyla aydınlatıyor bizleri. Sosyal medyada da çeşitli paylaşımlarda bulunuyor. Ülkemizin içinde bulunduğu koşullarla ilgili düşünce ve duygularını tüm içtenliğiyle paylaşıyor bizlerle. Atatürkçü ve ulusalcı kimliğiyle birbirinden güzel yorumlar sergiliyor. İnce ve nükteli anlatımıyla kimseyi üzmeden, incitmeden yapıyor bunu. Her yazdığını ilgi ve beğeniyle okuyoruz.

Kaleminden daha nice satırlar dökülmesi dileğiyle kendisine en içten sevgi ve saygılarımı sunuyorum.

04.01.2017
OKUR YORUMLARI
Abdulkadir Çapanoğlu
06.02.2017 10:57:00

Çok değerli Muhsin Köktürk Hocam, şahsıma gösterdiğiniz teveccüh ile kaleme aldığınız övgü dolu yazınızın yayınlandığı tarihten bu yana bu teveccühe nasıl cevap vermeliyim diye düşündüm. Aklıma hep duygusal bir insan olan ve isteği dışında Yozgat milletvekili seçilen cennetmekân babaannemin babasıHayrullah Efendinin, Sarıtopraklık mevkiinden Ankara’ya müteveccihen kurbanlarla uğurlanırken yaşlı gözlerle “Ben oralara layık mıyım ki, gönderiyorsunuz” deyişi geliyordu.

Evet, sizin de buyurduğunuz gibi hem yüce Atatürk’ümüze hem de memleketim Yozgat’a sevdalıyım.

Gerçek olan şu ki dedelerim Çapanoğulları Yozgat şehrinin kurucusuydu yani onlar bir şehrin kurucularıyken, Mustafa Kemal Atatürk, bu kutsal topraklarda Türkiye Cumhuriyeti gibi örnek bir devletin kurucusudur. Lozan da yedi düvele saygı duygusu içinde bunu kabul ettiren kişidir. Atatürk’ü iyi tanımak için çok okumak ama çok okumak gerekir.

Anadolu’muzun bu saf, temiz, alçak gönüllü, temiz yürekli Yozgat halkına sevgi ile “Türk yiğitlerinin harman olduğu diyar, Bozok yaylasının kahraman evlatları var olun ”diye hitap etme zarafetini göstermiştir. Çok sinirli olduğu bir gün de rahatlamak için Başyaver Rusuhi Bey’i yanına alıp otomobiline binmiş ve şoförüne "Yozgat’a doğru!”demiştir.

Değerli Hocam, teveccühünüz ve güzel yazınız için en kalbi teşekkürlerimi sunar sağlıklar dilerim. Sağ olun var olun.

Muhsin Köktürk
04.02.2017 10:06:00

Değerli okurlar,
Kısa bir tatil yaptığım için yazılarıma bir süre ara verdim. Tatilim bitti. Yazılarıma kaldığım yerden devam edeceğim. Saygılarımla.

Yılmaz BİRYILDIRIR
09.01.2017 01:22:04

Sayın Muhsin KÖKTÜRK hocam:Abdülkadir ÇAPANOĞLU ile ilgili çok değerli makalenizi büyük keyif ve huşu içinde okudum.Okadar gercekçi tasvir yapmışsınızki,yaklaşık kırk yıldır tanıdığım ağbeyimi bu kadar güzel tanımlanırdı.Ben bir kez daha vurgulamak isterim.Yurdunu çok sever.Arkadaşlarına çok önem verir.Ailesine yürekten bağlılığı tartışılmaz.Bunun yanı sıra sevecenliği,yardım severliği,ikramı.Hele birde sohbetlerine katılırsanız,zamanın nasıl geçtiğini o bal dökülen dilinden anlıyamaz insan.Bitmesin ister.ÇAPANOĞULlarının veliahtıdır.KÖKTÜRK hocam size bu güzel yazınızdan dolayı çok teşekkür ederim.Saygı ve hümetlerimi arz ederim.

Mehlika Filiz Ulusoy
07.01.2017 12:01:03

Sayın Muhsin Bey,
Çok geç bir dönemde tanımış olduğum kıymetli akrabam Abdülkadir Bey'i ne güzel tanımış ve anlatmışsınız.
Saygılarımla

Yozgat'ta Günün Haberleri
YOZGAT'TA 5 GÜNLÜK HAVA DURUMU
hava durumu
YOZGAT İÇİN GÜNÜN NAMAZ VAKİTLERİ