Mehmet SANAL

SANAL BAKIŞ

AYET Mİ? HADİS Mİ?

İmanı, kibrinden menkul zavallı zevat büyük bir cevher yumurtlamış!

İlköğretim okullarında; öğrencilere her sabah topluca okutulan ANDIMIZ Ayet mi? Hadis mi?

Elbette! Ne Ayet? Ne de Nadis?

Soruyu soran zavallı, ayet ve hadis olmadığını biliyor mu? Bilmez olur mu?

Cumhuriyetin yaşadığı 89 yılında, 74 milyondan bir kişi çıkıp; çocuklarımızın okuduğu ‘ANDIMIZ’ ayettir, hadistin veya ayet ve hadis mesabesindedir gibi bir söz söylemiş mi dir? Hayır!

O halde! Durduk yerde bunu gündeme taşımadaki amaç nedir?

Kanaatimizce! Din ile Cumhuriyeti çatıştıracak bir provakasyonun fitilini ateşlemektir.

Çocuklarımız her sabah ANDIMIZ’ı okurken ne diyorlar?

“Türküm,
Doğruyum, Çalışkanım.
İlkem küçüklerimi korumuk, büyüklerimi saymak,
Yurdumu, milletimi özümden çok sevmektir.
Ülküm;
Yükselmek, ileri gitmektir.
Ey büyük ATATÜRK
Açtığın yolda,
Gösterdiğin hedefe durmadan yürüyeceğime ant içerim.
Varlığım TÜRK varlığına armağan olsun.
Ne mutyu TÜRK’üm diyene.”

İktidar allamesi, provakatör özentisine sorsak!
Siz,
“Çocuklarınızın; doğru ve çalışkan olmasını,
küçüklerini korumasını,
büyüklerini saymasını,
yurdunu, milletini sevmesine
yükselip ileri gitmesine,
muhasır medeniyet hedefine ulaşmak için
durmadan yürümesine”
KARŞI MI SINIZ?

O malum kafa, utanmaz bir riyakarlık ile
HAŞA!!! Diyecektir.

Peki! Neye karşısın o zaman?

Efendim, “ben karşı değilim. Sadece soruyorum bunlar, ayet mi? Hadis mi?”

Fitneye bakar mı sınız?

Kıvranıp da söyleyemedikleri TÜRK ve ATATÜRK.

Biz, TÜRK ve ATATÜRK isimlerini karşıyız diyemedikleri için, ayet mi? Hadis mi? Diyerek fitne yoluna sapıyolar.

Onlara göre; itiraz edilen ANDIMIZ değil, TÜRK ve ATATÜRK.

Andımızda geçen TÜRK ve ATATÜRK yerine, onların düşüncesine uygun iki kelime bulup koyun, ANDIMIZ’ı ayakta alkışlar, saban-akşam radyo ve televizyonlarda okuturlar.

Kul derlemesi olduğu herkesce bilinen bir metni (ANDIMIZ) ayet mi? Hadis mi? Yaftalaması ile milletin maneviyatına sıkılan kurşuna çevirenler ve bu sayede kendi dindarlıklarını milletin gözüne-gözüne sokanlar:
Doğru ve çalışkan olmanın,
Küçükleri korumak ve büyükleri saymanın,
Dinimizin emri ve bin yıllık kültürümüzün gereği olduğunu bilmezler mi?

Yurdunu ve milletini özünden çok sevmenin,
“Hubbül vatan, minel iman.” (vatan sevgisi imandandır.) buyuran Hz. Peygamber (s.a.v.)’in hadisi olduğundan haberleri yok mu?

Yükselme ve ileri gitme ülküsünün, Hz. Peygamber (s.a.v.)’in “Bir günü, diğer gününe uyan bizden değildir.” Hadisinin gereği olduğunu görmezler mi?

Devam ediyor ANDIMIZ.

Açtığın yolda gösterdiğin hedefe durmadan yürüyeceğime and içerim.

Açtığın yol hangi yol?

Bu günkü devletlileri bulundukları makamlara taşıyan Cumhuriyet ve Demokrasi yolu.

Tabi burada kastedilen; ne baas Cumhuriyeti, ne de bu gün uygulandığı iddia edilen ileri demokrasi!

Doğrudan Türkiye cumhuriyeti, düşünceyi mahkum etmeyen ve insan onuruna yakışan demokrasi.

Gösterilen hedef hangisi?

‘sıfır sorun’ iddiası ile sorunlu hale getirilmiş hedef değil elbet!

Muasır medeniyet. Yan insanın barışı, refahı, huzuru, mutluluğu ve zenginliğidir.

Zamanın gereği, fennin icabı, teknolojinin aletleri kullanılarak, insana en yüksek hayat standardını sağlamaktır.

Diğer bir ifadeyle, kulun hayatını, yaradanın emri doğrultusunda kulun hizmetine adamaktadır.

Ayet mi? Hadis mi? Diye ortalığı fesada salanlar; Hz. Peygamber (s.a.v.)’in “insana hizmet eden insan, insanların en hayırlısıdır.” Hadisini duymamış olabilir mi?

Onlar, bunların hepsini bilirler, görürler, duyarlar ve hepsinden haberdardırlar. Ancak işlerine ve hesaplarına nasıl gelirse öyle kullanırlar. Halkı din ile korkuturlar ama kendileri ne Allah (c.c) dan korkar ne Peygamber (s.a.v.) den utanırlar.

Onların itirazı ve bilmek istedikleri şey;

Dünyanın uluslaşması sürecinde, ANDIMIZ söyleminin TÜRK uluslaşmasına temel taşı görevi üstlenmiş olmasıdır.

Maksat; ayet mi? Hadis mi? Fitnesi ile temeldeki taşı söküp almaktır.

Onlar, bu milletin, dinini Kur’an’ı değil, taklidi yaşadığını çok iyi biliyorlar. Çünkü kendilerine o taklidi gelenekten geliyorlar. İçlerinde, Kur’an’ı başından sonuna anlayarak okuyup, hayatına yansıtanlar tahmininizden çok aşağıdadırlar.

Bu yüzden, dini kavramları kolayca istismar etmekten çekinmiyorlar.

Bu milletin; her şeyi çok çabuk unuttuğu varsayımını bir türlü unutmadığını ve unutturulmadığını görüp öfkeleniyorlar.


Bu milletin; günü birlik ve kolay yaşamayı sevdiğini biliyor, gündemi ona göre belirliyorlar. Halkı, belirledikleri gündemin içinde mahpus tutmak istiyorlar.

Arada bir de ayet mi? Hadis mi? Kabilinden zehirli olarak düşürerek, milletin milli değerlerine bağlılığını test ediyorlar.

Tepki güçlü gelirse...!

Efendim! “biz kaldıralım demedik, tartışılsın dedik.” Deyip başka kanala geçiyorlar.

Fitne ve fesadın neyini tartışacaksınız?

Tartıştıkça katmerlenmesinden nasıl bir hayırlı! Sonuç bekliyorsunuz?

Ayet mi? Adis mi? Diye fitne çıkaranlar, ayeti bilseler ve ona iman etseler, TÜRK’e de ATATÜRK’e de düşman olmalarına gerek kalmayacak!

Yüce kitabımız Kur’an, Hucurat suresi 13. Ayetinde şöyle buyuruyor.

“ey insanlar, biz sizi bir erkekle bir dişiden yarattık ve birbirinizle tanışasınız diye sizi KAVİM, KAVİM-KABİLE, KABİLE yaptık.”

Ayetteki KAVİM ve KABİLE bu insanlara neyi anlatıyor acaba?

Yine Kur’an Şura suresi 8. Ayetinde “eğer Allah dileseydi, bütün insanları bir ümmet yapardı.” Buyuruyor.

Allah (c.c.)’ın TÜRK diye bir kavim yaratıp, başınada kulu Mustafa Kemal’i lider (ATATÜRK) olarak göndermesi Kun’an’a imanın imanın neresine ters geliyor?

Yoksa bu fitne, fücur ehline göre, TÜRK’ü ve ATATÜRK’ü yaradan Allah (c.c.) dan gayrı (haşa) ilah mı var?

Aşk’ın ışığı ile asırlar öncesinden, bugünün zifiri karanlık kafa ve gönüllerini farkeden şems-i TEBRİZİ;

“Sakın kendi doğrularını putlaştırma.
İnancın büyük olsun ama inancınla büyüklük taslama.” Diye haykırıyor.

Asırların karanlığını yırtarak günümüze ulaşan bu ilahi AŞK’ın sesi, günümüzde kendi doğrularını putlaştıranlara ve kibirlenenlere birşey ifade etmiyor mu?

16.04.2012
OKUR YORUMLARI
Abdülkadir Çapanoğlu
20.04.2012 14:10:00

Bravo,bravo,alkış,alkış.Bu kadar açık,bu kadar duru,bu kadar aydınlık bir anlatım ancak sizin kaleminizden çıkardı.Teşekkürler Mehmet beyciğim.İstanbuldan selam ve saygılar.

Yozgat'ta Günün Haberleri
YOZGAT'TA 5 GÜNLÜK HAVA DURUMU
hava durumu
YOZGAT İÇİN GÜNÜN NAMAZ VAKİTLERİ