172 gün ölüme karşı direnişten sonra yaşama veda etti. Allah rahmet eylesin.
Türk halkı onu demokrasi mücadelesinde tanıdı. İlk bakanlığında sendikal hakları getirdi.
İnönü’ ye karşı vermiş olduğu siyasal mücadeleyi kazanarak Cumhuriyet Halk Partisi genel başkanı oldu.
O’ nun en önemli yönü demokrasiye yapılan müdahalelerle mücadelesidir. 1971 muhtırasında Nihat Erim hükümetine CHP’ nin destek vermesi sonrasında parti genel sekreterliğinden istifa ederek hem muhtırayla hem de CHPsi yönetimiyle karşı karşıya geldi. Bu mücadeleden CHP genel başkanı olarak çıktı.
12 Eylül Müdahalesinden sonra tek başına generallerle mücadele etmeye başladı. Bu dönemde hakkında 130 dava açıldı. Bu davaların üçünde tutuklu olarak yargılandı. O gün yanında siyaset yaptığı kimse yoktu.
1983 te siyaset serbest bırakıldığında herkes başına toplandı. Siyasi desteğini istediler. O generallerin izniyle kurulan bir partiye destek vermek istemedi.
Daha sonra Demokratik Sol Partiyi kurdu. Uzun mücadeleler sonunda DSP’ yi iktidara taşıdı.
Türk Halkı Ecevit’ i her zaman Türkiye’ nin ihtiyacı olduğu dönemlerde iktidara taşıdı. 1974 yılı iktidar olduğunda Kıbrıs’a müdahale ederek kendi dediği gibi “Sadece Türklere değil Rumlara da barışı götürdü.”
1997 yılında iktidar ortağı oldu. Seçimlere yakın kurduğu azınlık hükümeti ile Türkiye’ yi seçimlere taşıdı. Bu süreçte terörle mücadeledeki kararlılığı sonucu terör örgütü liderini yakalayarak teröre ciddi bir darbe indirdi.
1990 dan 2002 yılına kadar DSP’ de siyaset yaptım. Bu süreçte sayın Ecevit’ i tanıma şansım oldu. Onu her zaman tevazu sahibi Çelebi bir insan olarak hatırlayacağım. Siyasi mücadelesini her zaman örnek alacağım.
Mekanın cennet olsun Sayın Ecevit !
BOZKURT
Algılamakta hep zorluk çekmişimdir.
Neden yaparlar.
Niçin ilk işleri bu olur
Kentte yaşayanlar bundan ne kazanır.
Bunu yapanların kazanımı nedir. Hiçbir türlü anlayamıyorum.
Hep duyarız, gazetelerden okuruz. Şu şu sokakların adı değişti yeni isimleri şunlar oldu. Değişen isimler mutlaka bu ülkenin değeridir ama belediye başkanının siyasi değerlerinin karşıtıdır. Onun için bu isimler değiştirilir. Ben bunu yapanları hiç anlayamam. Yapılanlara bir anlam veremem.
Bunu yapanlar konuşmalarında bu ülkenin birliğinden dirliğinden, beraber yaşamaktan, bu ülkedeki farklı düşünceleri bu ülkenin kazanımları olarak bahsederler.
İş uygulamaya gelince bunların tam tersini yaparlar. Bu durum geçmişte de böyle idi. Şimdi de böyle !
Aslında bizler ortak bir kültürün insanlarıyız. Ama ortak kültürümüze göre değil sonradan edindiğimiz siyasi kültürümüz göre davranırız.
Sözü şuraya getirmek istiyorum. Cumhuriyet Meydanı’ nın yeni düzenlemesi yapılırken daha önce yapılmış olan Ergenekon’ dan çıkışı simgeleyen rölyefe yer verilmemiştir. Bunun yerine Çanakkale Savaşını simgeleyen rölyef yapılmıştır.
Tarihi tarihle kavga ettirmeye gerek yok. Ergenekon Destanı Türkler için mitolojik bir destandır. Çanakkale Savaşı ise dünya tarihinde yapılmış bütün savaşların anasıdır ve bu büyük savaşı bu millet yapmıştır.
Çanakkale Savaşını sembolize eden rölyeflere karşı çıkan kimse yok. Olması da mümkün değil. Ama Ergenekon rölyefinin kaldırılmasından rahatsız olan çok sayıda hemşerimiz var.
Bozkurt zaman zaman Türkler’ in simgesi haline gelmiştir. Almanların kartalı gibi. Atatürk’ ün sağlığında Türk parasına ve posta pullarına bozkurt resimleri basılmıştır.Yabancı bir yazarın Atatürk’ le ilgili yazdığı bir kitabın adıda Bozkurttur.
Bu yazıyı en rahat ve objektif ben yazarım toplumda kabul görür diye düşündüğüm için yazdım.
Birini yıkmadan yenisini yapmak da mümkün. Cumhuriyet Meydanı’nın fiziki durumu buna müsait.
Benim önerim şudur; Meydanın soluna Ergenekon’ la ilgili rölyef Atatürk Anıtının altında Çanakkale Savaşı ile ilgili rölyef, meydanın en sağına da Cumhuriyet’ i simgeleyen bir rölyef yapılarak meydandaki çalışma bir daha hiç değiştirilemeyecek şekilde tamamlanmalıdır.
Türklerin değer yargıları değişiyor mu? Rahmetli demeyeceğim Aziz Nesin Türklerin ະ aptal dediğinde yer yerinden oynamıştı.
Malatya Valisi Muammer Muskal “Memleketin ະ Hırsız Müslümanız diyoruz, ama yalancılık, üç kağıtçılık, dolandırıcılık bizde” diyor kimseden ses yok.
Aptallık doğuştan gelen bir durum ama yalancılık, üçkağıtçılık,dolandırıcılık ahlaki çok ağar suçlamalardır. Ben bunu kendi adıma ve insanlarımız adına kabul etmiyor ve Malatya Valisini şiddetle kınıyorum.
172 gün ölüme karşı direnişten sonra yaşama veda etti. Allah rahmet eylesin.
Türk halkı onu demokrasi mücadelesinde tanıdı. İlk bakanlığında sendikal hakları getirdi.
İnönü’ ye karşı vermiş olduğu siyasal mücadeleyi kazanarak Cumhuriyet Halk Partisi genel başkanı oldu.
O’ nun en önemli yönü demokrasiye yapılan müdahalelerle mücadelesidir. 1971 muhtırasında Nihat Erim hükümetine CHP’ nin destek vermesi sonrasında parti genel sekreterliğinden istifa ederek hem muhtırayla hem de CHPsi yönetimiyle karşı karşıya geldi. Bu mücadeleden CHP genel başkanı olarak çıktı.
12 Eylül Müdahalesinden sonra tek başına generallerle mücadele etmeye başladı. Bu dönemde hakkında 130 dava açıldı. Bu davaların üçünde tutuklu olarak yargılandı. O gün yanında siyaset yaptığı kimse yoktu.
1983 te siyaset serbest bırakıldığında herkes başına toplandı. Siyasi desteğini istediler. O generallerin izniyle kurulan bir partiye destek vermek istemedi.
Daha sonra Demokratik Sol Partiyi kurdu. Uzun mücadeleler sonunda DSP’ yi iktidara taşıdı.
Türk Halkı Ecevit’ i her zaman Türkiye’ nin ihtiyacı olduğu dönemlerde iktidara taşıdı. 1974 yılı iktidar olduğunda Kıbrıs’a müdahale ederek kendi dediği gibi “Sadece Türklere değil Rumlara da barışı götürdü.”
1997 yılında iktidar ortağı oldu. Seçimlere yakın kurduğu azınlık hükümeti ile Türkiye’ yi seçimlere taşıdı. Bu süreçte terörle mücadeledeki kararlılığı sonucu terör örgütü liderini yakalayarak teröre ciddi bir darbe indirdi.
1990 dan 2002 yılına kadar DSP’ de siyaset yaptım. Bu süreçte sayın Ecevit’ i tanıma şansım oldu. Onu her zaman tevazu sahibi Çelebi bir insan olarak hatırlayacağım. Siyasi mücadelesini her zaman örnek alacağım.
Mekanın cennet olsun Sayın Ecevit !
BOZKURT Algılamakta hep zorluk çekmişimdir.
Neden yaparlar.
Niçin ilk işleri bu olur
Kentte yaşayanlar bundan ne kazanır.
Bunu yapanların kazanımı nedir. Hiçbir türlü anlayamıyorum.
Hep duyarız, gazetelerden okuruz. Şu şu sokakların adı değişti yeni isimleri şunlar oldu. Değişen isimler mutlaka bu ülkenin değeridir ama belediye başkanının siyasi değerlerinin karşıtıdır. Onun için bu isimler değiştirilir. Ben bunu yapanları hiç anlayamam. Yapılanlara bir anlam veremem.
Bunu yapanlar konuşmalarında bu ülkenin birliğinden dirliğinden, beraber yaşamaktan, bu ülkedeki farklı düşünceleri bu ülkenin kazanımları olarak bahsederler.
İş uygulamaya gelince bunların tam tersini yaparlar. Bu durum geçmişte de böyle idi. Şimdi de böyle !
Aslında bizler ortak bir kültürün insanlarıyız. Ama ortak kültürümüze göre değil sonradan edindiğimiz siyasi kültürümüz göre davranırız.
Sözü şuraya getirmek istiyorum. Cumhuriyet Meydanı’ nın yeni düzenlemesi yapılırken daha önce yapılmış olan Ergenekon’ dan çıkışı simgeleyen rölyefe yer verilmemiştir. Bunun yerine Çanakkale Savaşını simgeleyen rölyef yapılmıştır.
Tarihi tarihle kavga ettirmeye gerek yok. Ergenekon Destanı Türkler için mitolojik bir destandır. Çanakkale Savaşı ise dünya tarihinde yapılmış bütün savaşların anasıdır ve bu büyük savaşı bu millet yapmıştır.
Çanakkale Savaşını sembolize eden rölyeflere karşı çıkan kimse yok. Olması da mümkün değil. Ama Ergenekon rölyefinin kaldırılmasından rahatsız olan çok sayıda hemşerimiz var.
Bozkurt zaman zaman Türkler’ in simgesi haline gelmiştir. Almanların kartalı gibi. Atatürk’ ün sağlığında Türk parasına ve posta pullarına bozkurt resimleri basılmıştır.Yabancı bir yazarın Atatürk’ le ilgili yazdığı bir kitabın adıda Bozkurttur.
Bu yazıyı en rahat ve objektif ben yazarım toplumda kabul görür diye düşündüğüm için yazdım.
Birini yıkmadan yenisini yapmak da mümkün. Cumhuriyet Meydanı’nın fiziki durumu buna müsait.
Benim önerim şudur; Meydanın soluna Ergenekon’ la ilgili rölyef Atatürk Anıtının altında Çanakkale Savaşı ile ilgili rölyef, meydanın en sağına da Cumhuriyet’ i simgeleyen bir rölyef yapılarak meydandaki çalışma bir daha hiç değiştirilemeyecek şekilde tamamlanmalıdır.
Türklerin değer yargıları değişiyor mu? Rahmetli demeyeceğim Aziz Nesin Türklerin ະ aptal dediğinde yer yerinden oynamıştı.
Malatya Valisi Muammer Muskal “Memleketin ະ Hırsız Müslümanız diyoruz, ama yalancılık, üç kağıtçılık, dolandırıcılık bizde” diyor kimseden ses yok.
Aptallık doğuştan gelen bir durum ama yalancılık, üçkağıtçılık,dolandırıcılık ahlaki çok ağar suçlamalardır. Ben bunu kendi adıma ve insanlarımız adına kabul etmiyor ve Malatya Valisini şiddetle kınıyorum.
172 gün ölüme karşı direnişten sonra yaşama veda etti. Allah rahmet eylesin.
Türk halkı onu demokrasi mücadelesinde tanıdı. İlk bakanlığında sendikal hakları getirdi.
İnönü’ ye karşı vermiş olduğu siyasal mücadeleyi kazanarak Cumhuriyet Halk Partisi genel başkanı oldu.
O’ nun en önemli yönü demokrasiye yapılan müdahalelerle mücadelesidir. 1971 muhtırasında Nihat Erim hükümetine CHP’ nin destek vermesi sonrasında parti genel sekreterliğinden istifa ederek hem muhtırayla hem de CHPsi yönetimiyle karşı karşıya geldi. Bu mücadeleden CHP genel başkanı olarak çıktı.
12 Eylül Müdahalesinden sonra tek başına generallerle mücadele etmeye başladı. Bu dönemde hakkında 130 dava açıldı. Bu davaların üçünde tutuklu olarak yargılandı. O gün yanında siyaset yaptığı kimse yoktu.
1983 te siyaset serbest bırakıldığında herkes başına toplandı. Siyasi desteğini istediler. O generallerin izniyle kurulan bir partiye destek vermek istemedi.
Daha sonra Demokratik Sol Partiyi kurdu. Uzun mücadeleler sonunda DSP’ yi iktidara taşıdı.
Türk Halkı Ecevit’ i her zaman Türkiye’ nin ihtiyacı olduğu dönemlerde iktidara taşıdı. 1974 yılı iktidar olduğunda Kıbrıs’a müdahale ederek kendi dediği gibi “Sadece Türklere değil Rumlara da barışı götürdü.”
1997 yılında iktidar ortağı oldu. Seçimlere yakın kurduğu azınlık hükümeti ile Türkiye’ yi seçimlere taşıdı. Bu süreçte terörle mücadeledeki kararlılığı sonucu terör örgütü liderini yakalayarak teröre ciddi bir darbe indirdi.
1990 dan 2002 yılına kadar DSP’ de siyaset yaptım. Bu süreçte sayın Ecevit’ i tanıma şansım oldu. Onu her zaman tevazu sahibi Çelebi bir insan olarak hatırlayacağım. Siyasi mücadelesini her zaman örnek alacağım.
Mekanın cennet olsun Sayın Ecevit !
BOZKURT Algılamakta hep zorluk çekmişimdir.
Neden yaparlar.
Niçin ilk işleri bu olur
Kentte yaşayanlar bundan ne kazanır.
Bunu yapanların kazanımı nedir. Hiçbir türlü anlayamıyorum.
Hep duyarız, gazetelerden okuruz. Şu şu sokakların adı değişti yeni isimleri şunlar oldu. Değişen isimler mutlaka bu ülkenin değeridir ama belediye başkanının siyasi değerlerinin karşıtıdır. Onun için bu isimler değiştirilir. Ben bunu yapanları hiç anlayamam. Yapılanlara bir anlam veremem.
Bunu yapanlar konuşmalarında bu ülkenin birliğinden dirliğinden, beraber yaşamaktan, bu ülkedeki farklı düşünceleri bu ülkenin kazanımları olarak bahsederler.
İş uygulamaya gelince bunların tam tersini yaparlar. Bu durum geçmişte de böyle idi. Şimdi de böyle !
Aslında bizler ortak bir kültürün insanlarıyız. Ama ortak kültürümüze göre değil sonradan edindiğimiz siyasi kültürümüz göre davranırız.
Sözü şuraya getirmek istiyorum. Cumhuriyet Meydanı’ nın yeni düzenlemesi yapılırken daha önce yapılmış olan Ergenekon’ dan çıkışı simgeleyen rölyefe yer verilmemiştir. Bunun yerine Çanakkale Savaşını simgeleyen rölyef yapılmıştır.
Tarihi tarihle kavga ettirmeye gerek yok. Ergenekon Destanı Türkler için mitolojik bir destandır. Çanakkale Savaşı ise dünya tarihinde yapılmış bütün savaşların anasıdır ve bu büyük savaşı bu millet yapmıştır.
Çanakkale Savaşını sembolize eden rölyeflere karşı çıkan kimse yok. Olması da mümkün değil. Ama Ergenekon rölyefinin kaldırılmasından rahatsız olan çok sayıda hemşerimiz var.
Bozkurt zaman zaman Türkler’ in simgesi haline gelmiştir. Almanların kartalı gibi. Atatürk’ ün sağlığında Türk parasına ve posta pullarına bozkurt resimleri basılmıştır.Yabancı bir yazarın Atatürk’ le ilgili yazdığı bir kitabın adıda Bozkurttur.
Bu yazıyı en rahat ve objektif ben yazarım toplumda kabul görür diye düşündüğüm için yazdım.
Birini yıkmadan yenisini yapmak da mümkün. Cumhuriyet Meydanı’nın fiziki durumu buna müsait.
Benim önerim şudur; Meydanın soluna Ergenekon’ la ilgili rölyef Atatürk Anıtının altında Çanakkale Savaşı ile ilgili rölyef, meydanın en sağına da Cumhuriyet’ i simgeleyen bir rölyef yapılarak meydandaki çalışma bir daha hiç değiştirilemeyecek şekilde tamamlanmalıdır.
Türklerin değer yargıları değişiyor mu? Rahmetli demeyeceğim Aziz Nesin Türklerin ະ aptal dediğinde yer yerinden oynamıştı.
Malatya Valisi Muammer Muskal “Memleketin ະ Hırsız Müslümanız diyoruz, ama yalancılık, üç kağıtçılık, dolandırıcılık bizde” diyor kimseden ses yok.
Aptallık doğuştan gelen bir durum ama yalancılık, üçkağıtçılık,dolandırıcılık ahlaki çok ağar suçlamalardır. Ben bunu kendi adıma ve insanlarımız adına kabul etmiyor ve Malatya Valisini şiddetle kınıyorum.

Tarih : 09.11.2006
OKUR YORUMLARI
Yozgat'ta Günün Haberleri
YOZGAT'TA 5 GÜNLÜK HAVA DURUMU
hava durumu
YOZGAT İÇİN GÜNÜN NAMAZ VAKİTLERİ