Cumhuriyet Meydanında voltaya devam

Siyaset toplumu zenginleştirme sanatıdır. Siyaset toplumu özgürleştirme, ülkeyi imar etme, ülkeyi kalkındırma, ülke insanının eğitim seviyesini yükseltme, ülke insanını dünyanın ulaştığı en yüksek kültür seviyesine yükseltme, ülkenin çıkarlarını dünyaya karşı en iyi derecede koruma, bilimde dünya ile yarışır düzeyde olma sanatıdır.
Siyaset Günü kurtarmak insan yığınlarını onlara hiç bir şey vermeden hatta alarak idare etme sanatı değildir. Ne yazık ki ülkemizde siyaset bu amaçla yapılmaktadır.
Yakın tarihimizde Cumhuriyetin kuruluşu ve Atatürk dönemi, 1950 İnönü ile çok partili hayata geçiş, 1983 Anavatan Özal dönemi ekonomik anlamda yapılan yenilikler kapalı ekonomiden dünyaya entegre olan ekonomiye geçişler dışında bu ülke rutin bir yönetim anlayışı ile yönetilmektedir.
Toplumu zenginleştirme de adına yakın dönemde uygulanan hangi ekonomik karardan bahsedebilirsiniz. IMF ile yapılan anlaşmalarla zenginleşmiş bir dünya ülkesi varmıdır. IMF gerçekten işbirliği yaptığı ülkelerin kalkınması için mi yoksa emperyalist devletlerin alacakları için mi var.
Toplumu özgürleştirme, yoksul bir toplumu nasıl özgürleştirebilirsiniz. Özgürlük anlayışınız yüzlerce yıl önceki özgürlük anlayışı olamaz. 21. yy da özgür olmak için ekonomik olarak güçlü olmanız gerekir.
Özgürlüğün kısıtlandığı yer sadece cezaevleri değildir. Cezaevi avlusunda volta vuran adamla Yozgat Cumhuriyet meydanında volta vuran adam arasındaki fark çok azdır. Birinin volta vurduğu alan biraz daha büyüktür.
Seyahat özgürlüğünüz var hani para, beslenme özgürlüğünüz var işte bulgur. Sağlık özgürlünüz var para nerde. Eğitim özgürlüğünüz var, mülk edinme özgürlüğünüz var. Dünyanın her tarafını gezme tatil yapma özgürlüğünüz var yani tam anlamıyla özgürsünüz. Ama bu özgürlüklerden yararlanmak için paranız yok. Yozgat Cumhuriyet meydanında voltaya devam.
Ülkeyi imar etmek, bu ülkenin neresi imarlı. Burada Yozgat’ı konuşmaya bile gerek yok. Dünyanın incisi canım İstanbul’u yok etmişiz. Dünyanın cennetini kendi ellerimizle cehenneme çevirmişiz. Tüm bunları siyasetle yapmışız.
Ne söyleyeyim neresinden bahsedeyim. Eğitim için ne yapılmış. Her gelen bakana göre bir eğitim sistemi, kendine göre adam yetiştirme çabası ve unutulan ülkem ve ülkem için adam yetiştirme!
En yüksek kültür seviyesine ulaşmak. Biz Türkler atalarımızın kültürüyle övünürüz de içinde bulunduğumuz dönemin kültürünü sorgulamayız. Şiir, roman, bilimsel çalışmaları çoğu şeyi okumayız. Çünkü biz Türk’üz her şeyi biliriz. Tek bilmediğimiz hiç bir şey bilmediğimizdir. Yozgat’ta kültür müdürlüğü var. Ne yapar neyle uğraşır bilinmez. Sineması var işletmez.15 günde bir devlet tiyatrosu getiremez. Adı kültür müdürlüğü!
Bilimde dünya ile yarışmak büyük bir rüya olsa gerek. Maneviyat sorunlarını çözememiş toplumlar bilimde hiç ilerleyemezler. Bizim siyaset kurumumuzun en büyük yanlışı bilime yön vermesi gerekirken insanların maneviyatına yol verme çabaları olmuştur. Çünkü en kolay iktidar olma yolu budur. Oysa önemli olan iktidar olmak değil, dünya iktidarında söz sahibi olmaktır.

Tarih : 30.08.2008