Habib COŞKUNSOY

TIRPAN

Bir şehidin ardından

Mermiler araya girmeden anlayabilir miyiz yaşadığımızı? Farkına varabilir miyiz nefes alıp vermenin o ana kadar hazzını?
Bilmez ölümü tatmayanlar, hatta bir ölü eli bile tutmayanlar...
Bilmez yüreğindeki yangını. Sezemez içindeki volkanlar senin. Hep dışından ba¬karlar kör gözleriyle.
Aşinadırlar materyale...
Zaman öyle ki sudan ucuz insan, lime lime et, pıhtı pıhtı kan... Sudan ucuz. Su¬yun _ olmadığı yerde.
İnine yiyecek götüren topal karınca... Can taşımada... Mayına basmış üç ayaklı köpek yavru emzirmede.
Çırpınmakta suya düşmüş kelebek .... Ulumada nafaka araya kurt...
Şiir dinlemedeyim... “Nefesinde uyan¬dığım vay ya-lan dünya!”
Yürüyün aslanlarım, koçlarım yürüyün! Bu memleket bizimdir. Maraşlım... Sivas¬lım... Yozgatlım... Yürüyün Anteplim... Yürüyün.
Ay karanlığında bir gurbet türküsü ci¬ğerlerimize çekmek yada çekilmiş fotoğraf¬lara bakmak... Kimi terk eden sevgilisine, kimi köyde bıraktığı hanımına mektup yaz¬makta o türden...
Kimi bir ay evvel ölen annesinden mek¬tup beklemekte.
Bir vurgundur... Bir yürek ezikliğidir... Bir dağlanmadır almış başını gidiyor bu dağlarda.
Bu dağlarda zordur hasret... Zordur ayrılık... Kordur karları eriten sarp kayalar¬da...
Bir aşk vardır derelerden çağlayan. Sevgi vardır dağ laleleri gibi karlar altından açan...
Sımsıcaktır nefesimiz. Gözlerimiz pırıl pırıl...
Her geceden sonra umutla başlarız son¬raki yarma.
Gözyaşlarımız kevser, düşlerimiz cen¬nettir.
*
Ah türkülerimiz!...
Kayserili Erdal bir Kayseri türküsü mırıl¬danıyor:
“Gesi Bağlarında Dolanıyorum. Yitir¬dim Yarimi Aman Aranıyorum.”
Neymiş meğer türkülerimiz... Pes de¬dirtiyor kaya-larm başında silahımıza yas¬lanmış vaziyette.
*
Daha şivan düşmemiş göğsüne... Bı¬yıkları yeni terlemiş Antepli Ali...
“Öyle bitkinim öyle yorgunum ki” di¬yor. “Bir uyu-yacağım... Bir uyuyacağım kimse beni bir daha kaldı-ramayacak.” Batan güneşin sisli kızıllığına doğru dal¬gın dalgın bakarak, kalbine mühürlenmiş- cesine.
O gün akşam bir patlamayla kaybettik onu. Ali sözünde durmuştu. Uyuyordu... Hemde bir daha kalkmamak üzere.
“Uyu Ali’m uyu...”
Senin için bir düşte ben olsam.
*
Sonradan Tim Komutanının bir hatıra defterinde rast geldim:
“Buz gibi bir şehidin elini tuttum. Sevgilim seni unuttum.”
Altına şöyle bir not düşmüş:
“Giden sevgiliye...”
*
Mutlu bayramlar..

12.09.2016
OKUR YORUMLARI
Yozgat'ta Günün Haberleri
YOZGAT'TA 5 GÜNLÜK HAVA DURUMU
hava durumu
YOZGAT İÇİN GÜNÜN NAMAZ VAKİTLERİ