A.Kadir ÇAPANOĞLU

A'DAN Z'YE

O’ BİR ŞAİR, BİR ARAŞTIRMACI YAZAR, BİR YOZGAT’LI “EFENDİ İNSAN”DI

Onunla ilk tanışmamız 2008 yılı Ramazan Bayramında olmuştu. 30 Eylül 2 Ekim tarihleri arası Ata yadigârı Yozgat’ımızda ilk Çapanoğulları buluşmasını organize etmiştik. Yurt içinden ve yurt dışından 120 Çapanoğlu, aileleri ile teşrif etmişti. Değerli ağabeyimiz Dr. Ali Şakir Ergin Hocamız ile Prof. Hakkı Acun Hocamızın başkanlığında Çamlık Galata otelinde hem basına açık bir toplantı yapmış hem de konuklarımızı ağırlamış onlara Çapanoğlu Büyük Camimizi, Yozgat Müzesini, Nizamoğulları konağını, Hattuşa ören yerini gezdirmiş, Hayri İnal Konağında da eski Yozgat evini tanıtıp ikramda bulunmuştuk. İşte o sırada Yozgat Gazetemizin sahibi Sayın Osman Hakan Kiracı, cep telefonumdan arayarak Ali Tavşancıoğlu’nun benimle tanışmak için randevu istediğini söyledi. Takriben bir saat sonra Hayri İnal Konağında birlikte olduk. İkimiz içinde çok güzel ve verimli bir buluşma olmuştu. O dönemde çıkardığı Şehriyar dergisi için röportaj yapmış ve Çapanoğulları hadisesinin karanlıkta kalan bazı konuları ve anıları üzerinde sohbet etmiştik. İstanbul’a döndüğümde de bazı belgeler hazırlayıp göndermiştim Sohbetimizi derginin 9. sayısında yayınlamıştı. 2009 yılında tekrarladığımız Çapanoğulları buluşmasında 9. sayıdan bir miktarını Çamlık Galata Oteli’ne getirerek misafirlerimize dağıtmıştı.

Yozgat’ta 2008-2010 yıllarında yukarda bahsettiğim “Şehriyar” adlı dergiyi yayınlamıştı. “Gökten yıldız düşürmek” adlı bir şiir kitabı, Sultan II. İbrahim ve çevresindeki şairlerle ilgili “Meşher-i Şu’ara” ve Yozgat kökenli divan şairlerini biyografi ve örnek şiirleriyle tanıtmak amacıyla “Şu’ara-yı Bozok” adlı bir eser (ki çok önemli bir çalışmadır) daha neşreden değerli kardeşim merhum yazar ve şair Ali Tavşancıoğlu,ayrıca KÜN isimli dergiyi de bir süre çıkarmıştı. Tavşancıoğlu, Yozgat’ta “Osmanlıcayı” en iyi bilen müelliflerden biriydi.

Bundan birkaç yıl önce Yozgat Sahaf Kitapevinin okuma salonunda araştırmacı yazar değerli dostum Osman Karacanın da bulunduğu üçlü sohbetimiz sırasında Osmanlıcaya bihakkın vakıf olmasını hatırlayarak kendisine şöyle demiştim; “Bizim Çapanoğlu Ayan Sancağımızın üzerindeki yazılarda ne yazıyor bilmiyoruz, bir soran olsa cevap veremeyeceğiz.” Daha sözümü bitirmiştim ki hemen ayağa kalktı “Ben hemen okuyup geleyim” diyerek bir koşuda Çapanoğlu Büyük Camiine gitti geldi. Aldığı notları daha düzgün bir şekilde yazarak bana verdi. Değerli Kardeşim Ali Tavşancıoğlu’nun bu vefası, Çapanoğulları sülalesine en güzel ve ebedi hediyesi oldu. Osman Karaca ile yaptığımız bir telefon konuşmamızda rahatsızlığını öğrenince şok oldum. Ertesi günü ve sonraki günlerde cep telefonundan aradım ama açılmadı. Karaca’yı tekrar aradığımda telefonda konuşamadığını öğrendim ve ondan sonra sağlık durumunu hep Karacadan takip ettim.


İşte, Ali Tavşancıoğlu’nun okuduğu Yozgat Çapanoğlu Büyük Camiinde ki Türbe içinde muhafaza edilen Çapanoğulları Ayan Sancağı üzerindeki Eski Türkçe Yazılar;

[1] Euzubillahimineşşeytanirracim. (Kovulmuş şeytanın şerrinden Allaha sığınırım). Bismillahirrahmanirrahim. (Esirgeyen ve bağışlayan Allahın adı ile).

[2] Levlake levlah lema halaktü eflak (Sen olmasaydın felekleri yaratmazdım).

[3] Nasrun minallah ve fethun karip ve beşşiril müminin.(Allahın yardımıyla fetih yakındır, inanlara müjdele).

[4] Ya Muhammet

[5] Ve ma erselnake illa rahmeten lil âlemin. (Biz seni âlemlere rahmet olsun diye gönderdik).

[6] Hasbin allahü velimen vekil. (Allah bize yeter o, ne güzel bir vekildir).

[7] Ya mufettihul ebvab fathi lena hayrül bab. (Ey kapıları açan bize hayırlı bir kapı aç).

[8] Ya hafiyüttaf fenehenna mimma ne haf. (Anlamı bilinemedi).

[9] Bismillahirrahmanirrahim.

[10] La ilahe illallahul. (ilah yoktur, sadece Allah vardır).

[11] Muhammeden Resulallahul. (Muhammet onun elçisidir).

[12] Sıdık ul vadül emin. (Sadık ve vaadine güvenilir). (Muhammedin sıfatlarından birisi).

[13] İnna fetehnaleke fethan mübina. (Sana apaçık bir fethin önünü açan biziz).

[14] El melikül hakkın mübin

[10-11-12-14] numaralı bölümlerin tamamı tek cümle olarak şu:
"La ilahe illallahul Muhammeden resulullahul sadıkul vadül emin İnna fetehnaleke fethan mübina El melikül hakkın mübin ".

Yozgat, sağlığında kıymetini bilemediği değerlerini birer birer kaybediyor. Osmanlıcayı çok iyi bilen bu değerli evladını da 44 yaşında iken en verimli çağında kaybetti. Allah ömür verseydi eminim eski Yozgat ile ilgili çok önemli çalışmalara imza atacaktı. Allah’ın rahmeti üzerine olsun. Mekânın cennet, kabrin nur içinde olsun değerli kardeşim.

25.05.2015

OKUR YORUMLARI
Yozgat'ta Günün Haberleri
YOZGAT'TA 5 GÜNLÜK HAVA DURUMU
hava durumu
YOZGAT İÇİN GÜNÜN NAMAZ VAKİTLERİ