A.Kadir ÇAPANOĞLU

A'DAN Z'YE

KASTAMONU’LU DELİKANLI VE HALİME ÇAVUŞ

18 Ocak 2019 Cuma akşamı Yozgat Kültür Merkezindeki danışma kurulu toplantısına giderken tesadüfen yol sorduğum Kastamonulu bir delikanlı beni iş aracı ile Kültür Merkezimizin kapı önüne kadar bırakmıştı. Üstelik teşekkür edip inerken de saygı ve sevgi ile elimi öpmesi beni ziyadesiyle duygulandırmıştı. Bu unuttuğumuz hasletlerimizi o kadar özlemişiz ki böyle birden karşılaştığımızda gayri ihtiyarı heyecanlanıyor, duygulanıyoruz. Beş hafta önce Kastamonulu delikanlı ile yaşadığım bu güzel anım zaman zaman aklıma geliyor. İnternette bir konuyu araştırıyordum ki bu kez de karşıma Kastamonulu Halime Çavuş çıktı. Ne kadar güzel bir tesadüf.

1898 yılında Kastamonu'nun Duruçay köyünde doğmuş. Milli Mücadele yıllarında ailesinin “kızım gitme” şeklinde yalvarışlarına ve tüm engellemelerine karşın savaşa katılmış. Erkek kılığına girerek İnebolu'dan Ankara ve Sakarya' ve ya cephane taşıyan kağnı kollarında görev almış.

Annesini, babasını dinlemeden milli mücadeleye katılan Halime Çavuş, uzun yıllar Halim Çavuş zannedilmiş. Kurtuluş Savaşı’na giderken erkek kılığına girmiş, erkek gibi tıraş olmuş, saçını kazıtmış ve kimseye kadın olduğunu söylemeden Türk askerinin arasına karışmış.

Halim Çavuş, soğuk bir kış gününde İnebolu'yu denetlemeye gelen Mustafa Kemal Paşa ile karşılaşıyor. Soğuk hava ve kar yağışına rağmen üzerindeki ceketi cephanenin üstüne örten Halim Çavuş, Mustafa Kemal ile beraberindeki heyetin dikkatini çekiyor.

Paşa, cepheye taşıdığı mermileri kendi hayatından bile fazla önemseyen bu askeri görünce çok etkilendi ve ona, ''Neden üzerindeki montu mermilerin üzerine örttün, üşümüyor musun?'' diye sordu. Halim Çavuş ise ''Benim üşümem hiç önemi değil. Bu cephane yüzlerce belki de binlerce askerimizi koruyacak'' dedi.

Bu cevap üzerine Paşa, Halim Çavuş'tan kimliğini istedi. Verdi.
Kimliği gören paşa şaşkınlıkla sorar.
-Sen kız mısın?
-Evet.

Kadın olduğunu anlayınca yaverine, Halime Çavuş ile ilgili tüm bilgileri not aldırarak Ankara`ya döner.
Halime Çavuş savaş sırasında babasından kalan tekne ile orduya silah, cephane taşır. Hatta birkaç kez Rusya’ya gidererek oradan silah ve cephane alarak Kastamonu’ya getirdiği, buradan da cepheye ulaştırdığı bilinmektedir. 9 Haziran 1921 tarihinde Yunan savaş gemileri Kılkış ve Averof'un İnebolu`yu bombaladığı sırada şarapnel parçası ile ayağından yaralanarak sakat kalır.

Gün gelir savaş biter, ancak o çok sevdiği asker üniformasını üzerinden çıkarmaz. Savaş sonrası Mustafa Kemal Paşa tarafından Ankara’ya çağrılır. Ailesi önce korktu, Paşa Halime’yi neden çağırıyordu ki? “Gitme” dediler, o yine dinlemedi... İçeri girerken kapıdaki yavere “Paşa hangisi bilmiyorum” dedi. Yaverin “soldaki” demesiyle koşup elini öptü.

Paşanın, “Seni yollamıyorum, bizim kızımız ol” önerisine “Annem babam beni bekler” şeklinde cevap veren Halime Çavuşa, “Ben ana-babaya itaatli evlada saygı duyarım” diyen Mustafa Kemal Paşa tarafından çeşitli hediyeler verildi. Düzenlenen törenle kendisine İstiklal Madalyası ve ''Çavuş'' rütbesi verildi Çankaya Köşkü'nde 15 gün misafir edildi. Atatürk'ün verdiği emirle maaşa bağlanan Halime Çavuş, daha sonra tekrar evine yollandı Kastamonu`ya döndü.

Halime Kocabıyık Çavuş, hayatı boyunca hiç evlenmedi. Kardeşi Hasan Kocabıyık`ın oğlu 13 yaşındaki Sadık Kocabıyık`ı evlat edinerek büyüttü. Hayatının son 6 yılını doğum yeri olan Duruçay köyündeki evinde geçirdi. 20 Şubat 1976 tarihinde 75 yaşında hayata gözlerini yumdu.

Yazarın notu: !964 yılında Çanakkale lisesinde aynı sınıfta okuduğumuz sarı saçlı “ismi Arapça da sabırlı, sabreden anlamına gelen arkadaşımızın soyadı “Kılkış” idi. Neden bu soyadını aldınız diye soramadım. İçimde ukde olarak kaldı.

25.02.2019
OKUR YORUMLARI
Esma
25.11.2023 14:18:03

Burda bu yazı bana ilham kattı ve biçimli , uyumlu yazılmış.Bunu da ezberleyeceğim. Esma Dalbaz Saygılarımla

Yozgat'ta Günün Haberleri
YOZGAT'TA 5 GÜNLÜK HAVA DURUMU
hava durumu
YOZGAT İÇİN GÜNÜN NAMAZ VAKİTLERİ