A.Kadir ÇAPANOĞLU

A'DAN Z'YE

İSMET İNÖNܒNÜN BEHÇET KEMAL ÇAĞLAR’A MEKTUBU

Demokrat Parti, 1950 yılında yapılan seçimde ezici bir çoğunluk elde ederek iktidara gelmişti. Aynı yılın sonunda Demokrat Parti ile CHP arasındaki ilişkiler gerginleşmeye başlamış, hükümet basına ve muhalefete karşı sert tedbirler alarak onları kontrol altında tutmaya çalışmıştı. İsmet İnönü, Demokrat Partinin sert tutumunu halka anlatmak için Ege Bölgesini kapsayan bir geziye çıkmıştı.

29 Nisan 1959 tarihinde Ankara’dan hareketle çıktığı Ege seyahatinde Polatlı, Eskişehir, Kütahya Uşak, Manisa ve İzmir’i ziyaret eder. 30 Nisan 1959 tarihinde Uşak’a gelir… Tren İstasyonundan şehir merkezine doğru hareket eden İsmet İnönü’nün içinde bulunduğu araca, fanatik Demokrat Partililer tarafından bardak fırlatılır. Milli Mücadele sırasında Türk orduları tarafından karargâh olarak kullanılan evi ziyaret etmesi engellenmeye çalışılır. Hatta Uşak Valisi tarafından İsmet İnönü için vur emri verildiği iddia edilmişti. 1 Mayıs 1959 günü, Uşak’tan ayrılmak için tren istasyonuna gelen İsmet İnönü’ye bu defa taş atılmıştı. Atılan taşlardan biri başına isabet etmiş ve küçük bir yara meydana gelmişti… Bu çirkin olay halkta büyük üzüntü ve infial yaratmıştı. Ben o yıl Amasya Lisesi ortaokul son sınıf talebesiydim. Babamın memuriyeti dolayısıyla dolaştığımız şehirler içinde bizim gençliğimizin Amasya’sını, sosyal aktivite açısından en zengin şehir olarak yad ederim. Biz de okulumuzda öğretmenlerimizle bu olayı kınayan sohbetler yapmıştık. Büyük şairimiz Behçet Kemal Çağlar da, taş atanı ağır şekilde kınayan 8 Mayıs 1959 tarihli “Kafana Çal Taşını!” adlı bir şiir yazmıştı.

KAFANA ÇAL TAŞINI

Türk’sen, insansan eğer saygıyla-sevgiyle bak.
Unut bütün gündelik kaygıyı, hırsı filan;
Önüne istilacı bir orduyu katarak
Kurtardığı yerlerden geçiyor bir kahraman.

Dünkü karargâhıdır bugün geçtiği Uşak,
Bütün şehir ayağa kalkıp selâmlamalı;
Ayağına düşmeli saygılar halı halı:
Başına taş atan kim? Hangi utanmaz uşak?

Ey hırsının uşağı! Eğer varsa utanman
Kırılası eline al budala başını!
O iki damla kandan doğuyor bir yeni tan
Kamaşan gözlerinle kafana çal taşını.

Dönemin iktidarı (Demokrat Parti) ise bu şiir nedeniyle Behçet Kemal Çağlar’ın İstanbul Radyosu’ndaki görevine son verir. İsmet İnönü, bu olay üzerine Behçet Kemal Çağlar’a,
13 Mayıs 1959 da şu mektubu gönderir:

Sevgili Behçet Kemal Çağlar,
Benim yüzümden sizi radyodaki hizmet imkânınızdan mahrum etmişler. Çok üzüldüm. En ayıp tecavüzlerin açıkça himaye edildiğine sadece bu olay başlı başına bir delildir. Siz hususi geçiminizle de sarsılmış oluyorsunuz. Size bütün ömrümde hiçbir faydam olmadı. Sebep olduğum üzüntülerden dolayı bir daha mahcup oluyorum.
Gözlerinizden sevgilerle öperim aziz kardeşim.

Behçet Kemal Çağlar ise İnönü’ye şu cevabı verir:

Paşam,
Hayatımın en manalı mektuplarından birini sizden aldım. Atatürk’le birlikte kurtardığınız yurdun vatandaşı, tek başınıza İkinci Cihan Harbi’nden burnu kanamadan çıkardığınız neslin mensubu değil miyim; daha bana ne iyilik yapabilirdiniz? Yalnız, beni daha çok sevip tanıdığınızı sanırdım. Siz bir davaya başınızı korken ben maaşımı koymuşum, çok mu? Vatanperverlik sizin inhisarınızda mıdır (tekelinizde midir) a paşam?

Ellerinizden öperim.. Behçet Kemal Çağlar.

12.05.2017
OKUR YORUMLARI
OLCAY AKKENT
18.05.2017 23:02:00

Her iki mektubu da hayranlıkla okudum. Yayımladığınız için teşekkür ederim.

Muhsin Köktürk
13.05.2017 21:57:00

Sayın Abdulkadir Çapanoğlu,
Bu olay, geçenlerde bir TV programında Atatürk'e dil uzantanları anımsattı bana. Ne yazık ki bu ülkede kendini kurtaranlara ihanet edecek kadar akıldan yoksun pek çok insan var. Bu yüzden bir arpa boyu yol alamıyoruz zaten. Atatürk'e hakaretle ilgili düşüncemi çok yakında paylaşacağım köşemde. İçime bir türlü sindiremiyorum bu genetiği bozukların yaptıklarını. Onlar için söyleyecek söz bulamıyorum hakaret anlamında.
Saygılarımla.

Yozgat'ta Günün Haberleri
YOZGAT'TA 5 GÜNLÜK HAVA DURUMU
hava durumu
YOZGAT İÇİN GÜNÜN NAMAZ VAKİTLERİ