A.Kadir ÇAPANOĞLU

A'DAN Z'YE

GÜNEŞE AŞIK BİR ÇİÇEK: AYÇİÇEĞİ

Değerli okurlar, İstanbul’daki yazlığımız Silivri, Semizkum mevkiinde. Aslında adı şimdi D-100 olan, ama eski alışkanlıktan dolayı hâlâ E- 5 diye isimlendirdiğimiz karayolundan “Silivri Zindanlarının” çıkışının tam köşesinde bulunan Güzel Anadolu sitesinde. Bu cezaevi külliyesi o kadar büyük bir yerleşke ki üzerinde ki gökyüzü onun ışıklarıyla sanki orada bir şehir varmış izlemini verir.

Yazlıktan İstanbul’a giderken karayolunun sağ tarafında yani deniz tarafında kocaman bir levha gözüme çarptı. Üzerinde kocaman ve gösterişli bir ay çiçeği resmi ile “sunflower” evleri yazıyordu. Birden kafamda bir şimşek çaktı. “Evet ya dedim, ay çiçeği değil doğrusu sunflower yani güneş çiçeği olması gerekir dedim kendi kendime” Biz yanlış isimlendirmiştik.

Evet! Doğrusu: "Güneş çiçeği, İngilizcesi: "Sunflower”, Papatyagillerden.  Anavatanı: Kuzey Amerika.  Yanlış bir kullanım olan "Ay çiçeğinin ay ile ilgisi yok.  Güneş çiçeği (sunflower) adını, güneşe yönelme özelliğinden alıyor. Sabah doğan güneşe yöneliyor, akşama doğru batıya dönüyor. Bunu biliyorduk zaten. Bu özelliğine "heliotropizm" deniyormuş. Heliotropizm teriminin tıbbi anlamı canlı organizmanın gösterdiği güneş ışınlarına yönelme veya güneş ışınlarından uzaklaşma eğilimi demekmiş.

Bizim çocukluğumuzun Yozgat’ında ve hatta orta Anadolu’nun Çorum, Kayseri, Sivas vs. şehirlerinde ayçiçeğine “Şemşamer” derdik. Çekirdeklerini çitler, saplarının içini oyar tüfek yapardık. Üstünü bir kanal şeklinde oyar, yay şeklinde büktüğümüz söğüt dalının yardımıyla içine koyduğumuz minik taşları atardık.   Bizim kendi yaptığımız oyuncaklarımızdan birisiydi.  Arapça ‘da şems güneş, kamer ise ay anlamına geliyor. Bizim yöremizde de bu iki kelime birleştirilmiş ve güneşe yüzünü dönen bu güzelliğe "Şemşamer" denmiş. Valla İç Anadolu halkı doğrusunu demişler.

Babamın memuriyeti gereği yurdumuzun değişik şehirlerinde ayçiçeğinin değişik isimlerle anıldığına şahit olduk. Kırklareli’nde “Günebakan “derlerdi. Gündöndü, günebakan, günçiçeği, şemmame, ayçek, çiğdem, eğlencelik ve çıt çıt gibi isimleri de varmış.

Kırklareli’nde ben ilkokul 4. sınıftaydım. Yağ fabrikalarına kelle dediğimiz30-35 santim çapındaki kocaman ayçiçekleri taşıyan öküz arabaları bizim sokaktan geçerken yavaşça arkadan yanaşıp kocaman bir kelle çalardık. Arabayı süren hiç arkasına bakmazdı. Sonraları bunu bilerek yaptıklarına kanaat getirmiştim. Arkasına baksa bizi görecek ve azarlamak zorunda kalacaktı. Eski insanlar alim değildiler ama ariftiler. İlimleri yoktu belki ama irfan sahibiydiler.  Bu kocaman kelleleri 5-6 parça yapar sonra bir duvar gölgesine oturur çitlerdik.

Ailece sinemaya gittiğimiz ilk gece film başladı. Filmle birlikte çıt çıt çekirdek çitleme sesi kapladı her yanımızı. Filmi izleyemiyoruz. Bununla ilgili bir fıkrada vardı. Bir şehirde Trakyalı bir vatandaşımız ve yanındakiler, hanımlar matinesinde çekirdek çitlemeye başlayınca yakınında oturdukları için rahatsız olanlar sert bir dille uyarmışlar. Çekirdek çitleyenlerden bir hanım da cevap vermiş; "Çekirdeği mi çitlemiyek, öksürmiyek, aksırmıyak da ölek mi gari?" Sonunda bizde alışmıştık çekirdek çitleyerek film seyretmeye.

XIII. yüzyıldan XIX. yüzyıla kadar Türkiye Türkçesiyle yazılmış kitaplardan tarama yapılarak tespit edilen kelimelerden oluşan Tarama Sözlüğünde “ayçiçeği” kelimesine rastlanılmazken “günebakan” tanımının yer aldığı görülüyor.

Google hazretleri buyuruyor ki; genç ayçiçekleri gerçekten de sabahları doğuya dönük başlar ve gün boyunca güneşi takip ederler. Ancak olgunlaştıklarında, bu hareket durur ve başları hep doğuya bakar. Çünkü doğudan gelen sabah güneşi çiçeği daha hızlı ısıtır ve bu sayede daha fazla arı gelir!

 Her "çekirdek" aslında bir çiçektir! Güneş çiçeğinin ortasındaki o yüzlerce küçük tohum gibi görünen şeylerin her biri minik bir çiçektir. Bu küçük çiçekler (floret) tohum haline gelir. Kocaman bir çiçek gibi görünüyor ama aslında bir çiçek tarlası gibi.

Ayçiçeğinin ortasında tohumlar öyle bir düzenle dizilmiştir ki, bu desen Fibonacci dizisi ile uyumludur. Doğada mükemmel simetri ve verim için kullanılan bir matematiksel modeldir bu.

Ayçiçekleri sadece güzel değil, aynı zamanda çevre dostudur. Çernobil ve Fukuşima felaketlerinden sonra, topraktaki ağır metalleri ve radyasyonu temizlemek için ayçiçekleri dikildi. Çünkü kökleri bu zehirli maddeleri emerek toprağı arındırabiliyor.

NASA’da, Uluslararası Uzay İstasyonu’nda ayçiçeği yetiştirdi. Güneş olmadan büyüyüp büyüyemeyecekleri, kök gelişimleri ve yön bulma becerileri gözlemlendi. Ve evet, uzayda da büyüyorlar ama biraz kafaları karışık oluyormuş.

Şu bilgileri de ekleyip yazımı bitireyim. Bir ayçiçeği başında 1000’den fazla tohum olabilir.    Van Gogh’un meşhur tablolarından biri de: "Ayçiçekleri “tablosudur.  Ayçiçeği; mutluluk simgesidir.  İyimserlik, dürüstlük, uzun ömür, sadakat gibi birçok anlama gelmektedir. Ayçiçeği, insanlara mutluluk getirdiği konusunda muhtemelen diğer çiçeklerden daha üstündür. Birine ayçiçeği buketi hediye etmek, sevgi, dostluk veya tebrik etme amacını taşıyabilir. Ve son olarak; Ayçiçeği emojisi, bazen "Ayçiçeği Eyaleti" olarak bilinen ve eyalet çiçeği yabani ayçiçeği olan Kansas eyaletini ifade etmek için de kullanılırmış.

 

OKUR YORUMLARI
Ali Dinç
09.08.2025 08:55:39

Harika kaleminize sağlık. 🙏🌻

Yozgat'ta Günün Haberleri
YOZGAT'TA 5 GÜNLÜK HAVA DURUMU
hava durumu
YOZGAT İÇİN GÜNÜN NAMAZ VAKİTLERİ