Mutlu musunuz?
Ya da mutlu olmayı biliyor musunuz?
Yanıtınız “Evet” ise çok güzel.
Ama “Hayır” diyorsanız, lütfen aşağıdaki satırları okumaya devam ediniz.
Aslında mutlu olmak çok kolay...
Bunun için öncelikle ‘umutlu’ olmanız gerekiyor.
Hayattan umudu olmayan negatif bir insan iseniz, öncelikle kendinizi değiştirmelisiniz.
Mutluluk; kimine göre para ya da şöhret, kimine göre de huzur ve sadeliktir.
Ama çağımız insanları paranın esiri olduğu için; huzuru da, mutluluğu da bir türlü
yakalayamıyor. Hayatı hep bazı kaygılar içinde yaşıyor. İş korkusu, mevki korkusu, insanları
bir virüs gibi kemirip dururken, mutluluktan uzaklaştırıyor. Yüreği gerilim içinde olan insanlar,
dostlarına kırılıyor ve onlarla boşu boşuna çatışıyor.
Oysa ki; para ve mevki kazanmak için nelerden vazgeçiyoruz?
Ama çoğu defa vazgeçtiklerimizin ne kadar önemli olduğunu çok sonradan anlıyoruz.
Sağlık ve huzur gibi kıymetleri kaybettikten sonra kazandıklarımız da bu değerleri geri
almamıza yetmiyor.
O halde neyin kavgasını yaşıyoruz?
***
Aslında hayat kavgası çocuk yaşlarda başlıyor...
Çocuklarımız sabahın erken saatlerinde, sırtlarında neredeyse boyları kadar çantalarla yollara
düşüyor. İçi boşaltılmış bir eğitim sistemi içinde aynı sınıfı, aynı sırayı paylaştıkları
arkadaşlarından daha iyi olabilmek umuduyla çocuklarımız yollara düşüyor.
Aldıkları eğitim ve yakaladıkları başarı ne olursa olsun, hayata atıldıklarında bunun karşılığını
tam olarak alamıyorlar. Bir başka ifade ile, okuldaki başarı, hayattaki başarı ile doğru orantılı
olmuyor.
***
Şimdi bu satırları okurken, “Parasız mutluluk olur mu?” diyenleri duyar gibiyim. Eğer para bu
kadar önemliyse, bir noktaya kadar sizi mutlu eder. Uzun vadede bu konu önemini kaybeder.
Kişinin sosyal bağlantıları, mutluluğunu belirleyen en önemli etkendir.
Yalnızlık duygusu insanda ciddi sağlık sorunlarına neden olur. İyi ilişkiler, kalp ve beyin
sağlığını korur. Sağlıklı ilişkileri olmayan insanların ölüm oranları, ilişkileri daha iyi olanlara göre çok yüksektir. Kendini izole etmiş, sosyal çevreden uzaklaşmış insanlar yalnızlık duygusu
ile birlikte mutsuz oluyorlar. Bu da onların yaşam kalitesini olumsuz yönde etkiliyor. Ömür
süreleri kısalırken yaşadıkları kimseye de güvenemiyorlar.
Peki bunlardan kurtulmak ve mutlu olmak için ne yapmamız gerekir?
Moralinizi yüksek tutmak için hayatınızda sizi üzen her şeyi unutmalısınız.
Sosyal bağlarınızı arttıracak yeni arkadaşlar edinmelisiniz. Harcayacak paranız varsa eşyaya
değil, kendinize yatırım yapmalısınız.
Eğer mutlu olmayı gerçekten kafanıza koyduysanız;
Size iyi gelmeyen insanlarla takılmamalı, hedefe odaklanıp çalışmanın keyfini çıkarmalısınız.
Parayı araç olarak değil, amaç olarak görmelisiniz. Sahip olduklarınızı unutup, tamamıyla
sahip olmak istediklerinize odaklanmamalısınız. Kendinizi kimse ile kıyaslamamalısınız. Asla
kin tutmamalısınız. Gelecek planlarınız konusunda endişe duymamalısınız. Sık sık özeleştiri
yapsanız da, kendinizi acımasızca eleştirmekten vazgeçmelisiniz. Sürekli stres altında
olmamalısınız. Kimseyi kırmamak adına, hep kırılmayı göze almamalısınız. Her şeyi tek başına
halletmekten ve en ince ayrıntısına kadar planlamak huyundan vazgeçmelisiniz.
...Ve her şeyden önemlisi hayatınızdan yakınmamalısınız.
Unutmayın, mutlu olmak hakkınız ve bu sizin hayatınız...
