Dünya Covid-19 salgını ile yanıp kavruluyor!

Ekonomisi güçlü olan ülkeler vatandaşlarına her türlü yardımda bulunurken, bu krizi de kendi lehlerine çevirmek için ellerinden geleni yapıyorlar.

Hızla bu krizden çıkarak etrafına bakınmaya başlayan bu ülkeler, güçlü olanın her zaman haklı olduğunu iyi biliyorlar.

Bunun için yeni yatırım ve üretimden asla taviz vermiyorlar!

Bizler ise, bu süreci Turkuaz Tablolardan izliyoruz!..
İstanbul ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanları kendi illerindeki vaka sayılarının açıklanandan fazla olduğunu açıklamasalardı, bu tablolara neredeyse inanacaktık!..
Son günlerde illerden daha kötü haberler geliyor.
Vaka sayıları her geçen gün artıyor. Bu konuda bir an önce daha etkili bir önlem alınması gerekiyor.

***

Bu süreçte en çok, yavaşlayan ekonomimize ve artan işsizliğe üzülüyorum.
Çünkü, üreten kesimin üzerinde çok yük var.
Doğrudan ve dolaylı vergiler ile bu kesim eziliyor. Bu yüzden yeni yatırım yapılamıyor. Faaliyette olanlar da çareyi kepenk kapatmakta buluyor!...
Sırası gelmişken, herkesin bildiği şeyleri hatırlatmak istiyorum;

Yatırımcı; dünyanın neresinde olursa olsun hem siyasi hem de ekonomik açıdan güven ortamı arıyor! Böyle bir ortam bulamayınca yatırım yapmıyor!
Yatırım olmayınca, istihdam da artmıyor!
İşsizlik rakamları da işte böyle büyüyor!
Hükümet bu süreçteki başarısızlığını istediği kadar rakamlarla gizlemeye çalışsın, yandaş medya istediği kadar toz pembe tablolar çizsin, sokaklar onları yalanlıyor!..

Genç işsizlikte rakamlar yükseliyor!..
Bu yüzden moraller bozuluyor, ümitler tükeniyor!
Bence daha çok geç kalınmadan bir şeyler yapılması gerekiyor!
***
Peki işe nereden başlanmalı?
Bizi yönetenler kendilerine Peygamberimiz ve Halifelerin yaşamlarını örnek aldıklarını söyleseler de, inandırıcı olamıyorlar. Çünkü ne Peygamberimiz, ne de kendisinden sonra gelen 4 Halife bu kadar lüks ve şatafat içinde yaşamadı. Öncelikle, bu konuda kendilerini gözden geçirmeliler. Halk fakirleşirken, “İtibardan tasarruf olmaz” anlayışından bir an önce vazgeçmeliler.
...Ve hızla kamudaki israfın önüne geçilmeliler. Kesinlikle makam aracı saltanatını bitirmeliler!
Böyle bir dönemde lüks içinde yaşayarak kul hakkı aldıklarını da kesinlikle unutmamalılar!..

***
Keşke böyle bir adım atabilseler!..

İşte o zaman milletin binbir zorluklarla ödediği vergilerin devlet kasasını doldurduğunu görecekler. Kasa dolu olunca belki de otomobilde yaptıkları dudak uçuklatıcı ÖTV zammını geri alabilecekler. Akaryakıt fiyatlarını daha makul seviyelere indirebilecekler. Destek bekleyen çiftçiye, sanayiciye kaynak aktarabilecekler ve yeni yatırımların yapılmasına yardımcı olabilecekler. Böylece artan işsizliğin de önüne geçebileceklerdir.

Peki sadece bu mu?
Keşke, işe alımlarda “bizden mi?” yaklaşımından uzaklaşıp liyakatlı insanlara kucak açabilseler...
Keşke, iktidara ilk geldiklerinde olduğu gibi kendileri gibi düşünmeyen insanlara özellikle de gazetecilere daha hoşgörülü olabilseler. Onların eleştirilerini dinleyip, değerlendirebilseler!...

Keşke, siyasette kavga dili kullanmasalar!..
Keşke, bu ülkenin menfaatleri için muhalefetin de desteği ile hareket edebilseler!..

Keşke, egolarını bir tarafa bırakarak vicdanların sesini dinleyebilseler!

Keşke, bu ülkenin kurucusu Gazi Mareşal Mustafa Kemal Atatürk’ü bir anlayabilselerAtatürk’ün "Çalışmadan, yorulmadan, üretmeden rahat yaşamak isteyen toplumlar önce haysiyetlerini, sonra hürriyetlerini ve daha sonra da istiklal ve istikballerini kaybetmeye mahkûmdur" sözlerini iyi anlayıp, gereğini bir yapabilseler!
İşte o zaman hem kendilerini, hem de ülkenin geleceğini kurtaracaklar!

Ama hiç bir şeyin farkında bile değiller!
Ah keşke bunları görebilseler!
 

OKUR YORUMLARI
Yozgat'ta Günün Haberleri
YOZGAT'TA 5 GÜNLÜK HAVA DURUMU
hava durumu
YOZGAT İÇİN GÜNÜN NAMAZ VAKİTLERİ