Yozgat’ın tartışmasız en ciddi ve en önemli sorunlarından ‘biri hangisidir’ denilince öncelikle akla ne gelir? Tabii ki işsizlik.. Yani, istihdam sorunu. Yozgattaki sonu gelmeyen yoğun göçün en büyük nedeni de istihdam sorunu değil midir ? Peki,işsizliği gidermenin,istihdam sorununu çözmenin yolu nedir ? Yeni yatırımlar..Yeni kurulacak fabrikalar,işletmeler, atölyeler. Yani, yeni iş alanları.. Yeni iş alanlarını kimler kurmakta ? Ya devlet, ya yöremizin esnafı, tüccarı, zengini, yastık altı sermayedarları, ya da dışarıdan gelecek özel sektör.. Devlet,Yozgat’ta istihdam alanları açıyor mu ? Hayır. Aksine özelleştirme adı altında mevcutları elden çıkardı . Peki,Yozgat’ta küçüklü – büyüklü sermayedarlarımız… Bankalarda yaklaşık 750 milyon lira mevduatı, kontağını çevirmeyip kapısının önüne parkettiği 500-600 milyon liralık atıl otomobili ve kasasında da 1.5 milyar liralık kira gelirli gayrimenkul tapusu bulunan ölü yatırım sahibi hemşehrilerimiz.. Evet,bir başka deyişle Öteki Yozgat’ın gizli zenginleri.. Tasarruflarını istihdam alanlarında değerlendiriyorlar mı ? Hayır. Niçin? İki nedenle.. Birincisi ,Yozgat’ta insanlar arasında maalesef ortaklık kültürü hala oluşmadığı için... İkincisi de bizim insanımız kısmen genetik hasetlikleri yüzünden birbirine güvenmediği için. Bir araya gelemiyorlar. Biraraya gelenler de istisnalar hariç ortaklıklarını sürdüremiyorlar, ticaretin sonunu getiremiyorlar.. Sözün özü; Devlet Yozgat’ta istihdam kapılarını kapatırken Yozgat’ın her tür sermayedarı söylediğim nedenlerle birlikte işsiz gençlerimize iş kapıları açmıyorlar, açamıyorlar. O zaman Yozgat’ın istihdam sorununu çözmede geriye hangi alternatif kalıyor? Yozgat dışındaki büyük yatırımcıların Yozgata gelmesine olanak sağlamak gerekiyor. Peki,bunun yolu ne ? Yatırımcıyı geri kalmış yöreler arasında öncelikle Yozgat’ta yatırım yapmaya özendirecek teşvik alternatifleri getirmek. Son teşvik yasasında durum ne ? Vaziyet hayli kötü.. Bildiğiniz gibi, Yozgat teşvik paketinde Kayseri, Sivas, Çorum, Samsun ve G.Antep’le birlikte aynı kategoride ve 3.bölgede. Ve ayrıca Trabzon, Malatya ve Rize doğu ve güneydoğu illeriyle birlikte teşvik paketinin 4.bölgesinde ve maalesef Yozgat bu kategoride değil. Ve dahası,Yozgat’ta kurulu olan istihdam alanlarının çoğunluğunu tekstil fabrikaları oluşturmakta. Ama, ne hazindir ki, tekstil gurubu yeni yasada Yozgat’ın teşvik kapsamındaki 21 sektör arasında yer almıyor. Eğer,önümüzdeki zaman içerisinde tekstil fabrikalarının da Yozgat’tan göçürüldüğünü duyarsanız hiç şaşırmamak gerekir. Şimdi size bir soru sormak istiyorum : Mesela, siz bir büyük kentte sermayedar iş adamı olsanız yeni teşviklerden yararlanmak için hangi il’de yatırım yapmayı düşünürsünüz ? Elbette,yatırımcıya en fazla avantajın sunulduğu 4.bölgeyi veya 3.bölgede Kayseri, Çorum veya Sivas’ta düşünürsünüz. Yozgat’ı tercih edermisiniz ? Ak parti iktidara geldiğinden bu yana çıkardığı 3 teşvik pakette de Yozgat’a haksızlık yaptı. Yozgat, teşvik yasasından geçmişte nasıl yararlandırılmıştı ve bugün nasıl yararlandırılabilirdi ? Siyaseten söylemiyorum. AKP,Yozgat’ı teşvikten yararlandırmanın geçmişteki reçetesini kullanmadı. Bunun en pozitif örneği Anavatan Partisinin 55. Hükümet döneminde yani benim il başkanlığını yaptığım dönemde gerçekleştirilmişti. Doğu ve Güneydoğuda PKK terörünün en vahşi döneminde o bölgede işsizliği önlemek amacıyla ANAP koalisyon iktidarı 4325 sayılı OHAL teşvik yasasını hazırlamıştı. O yasa Türkiye’de 81 il içerisinde PKK terörü gölgesindeki sadece ve sadece Doğu ve Güneydoğudaki 19 ili kapsıyordu. Yasa çıkmadan önce Başbakan sayın Mesut Yılmaz’la görüşerek GSMH’da Yozgat’ın Hakkari’den farkı olmadığını,Yozgat’ın da 4325 kapsamına alınması gerektiğini dilimizin döndüğünce anlatmıştık. Dönemin Başbakanı sayın Yılmaz’ı zor da olsa ikna etmiş ve o yasa taslağına “Bu kanun milli gelir’i 1500 doların altındaki illeri kapsayacaktır” maddesini eklettirerek Yozgat’ı Ordu il’i ile birlikte 4325’in içine girmesini başarmıştık.O dönem bu yasadan toplam 21 il yararlandırılmıştı. Bundan 12 yıl öncesini hatırlayanlar gayet iyi bilirler. Yozgat’ın 4325 sayılı yasa kapsamına dahil edilmesi sonucu, Organize Sanayi Bölgesinde fabrikalar mantar gibi ortaya çıkmaya başlamıştı.Yozgat’ta fabrikalar artıyor,istihdam gelişiyor ve sanayileşme yolunda sevindirici adımlar atılıyordu.Ama ne var ki işte ,o emekleme aşamasında 2001 krizi patlayınca Yozgat, sanayileşme sürecinde ağır darbe ile karşı karşıya kaldı. Ya kriz sonrası neler oldu ? Sonra Ak Parti’nin milletvekili adayları, 3 Kasım seçimleri öncesinde kürsülerde “4325 sayılı teşvik yasasının süresini uzatacağız” diye Yozgatlı’ya söz verdi. AKP,yine 2002 “Acil eylem planı”başlıklı seçim beyannamesinde 4325’i uzatacağına dair yazılı taahhütte de bulundu. AKP, 3 Kasım’da iktidar oldu. Sözünde durmadı. Yozgat’ın istihdam sorununu mutlak surette çözecek olan 4325’in süresini uzatmadı. Ardından önce 36 sonra da 48 ili kapsayan sulandırılmış teşvik yasalarını çıkarıp Yozgat’ın istihdam sorununu hızlandırdı. İstihdamı teşvik yerine Yozgat’tan göcü teşvik etmiş oldu. Teşvik konusunda tüm olumsuz gelişmelere rağmen Yozgatlı yine umudunu korudu. Ama umutlar yine boş çıktı. Başbakan sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın şimdilerde “Kalemiz” dediği Yozgat, yeni teşvik paketi nedeniyle ağır bir hayal kırıklığı depremini yaşadı. Son seçimde sayın Erdoğan’ı lapa lapa yağan karın altında saatlerce bekleyen ve AK Partiye % 48 oyla yine büyük oy desteği veren Yozgatlı hemşehrilerimiz Tayyip beyden sanki ağır bir tokat yemiş gibi sarsıldı. Ve Yozgat,teşvik konusunda bu aşamada umudunu alenen ve resmen yitirdi. Sayın Başbakan yasa çıktıktan sonra gurupta yaptığı konuşmada Yozgat ve Yozgat gibi istihdam sorunu ağır illerin bölgesel ve sektörel kategoriye gruplandırılmasında ilk aşamada görülen haksızlıkları anlamış olmalı ki, ”Teşvik 2010’dan sonra yeniden düzenlenecek” demiş. Bu açıklama Yozgatlı için yeni bir umut olur mu bilemem. Ancak, konumuzla örtüşecek size bir Nasrettin hoca hikayesi anlatarak yazımı bağlamak istiyorum. ¨ ¨ ¨ Nasrettin Hoca eşeğini kaybetmiş. Aramadık yer bırakmamış.Ama nafile bir türlü bulamıyor. Sonra köyün dışında aramaya koyulmuş. Yolda kös kös giderken bir arkadaşıyla karşılaşmış. Başlamışlar dertleşmeye: -Hoca nereye -Eşeğimi kaybettim.Onu arıyorum. - Köyden çok uzaklaşmışsın. Nerde bulacaksın..Umudun var mı ? - Gene de var. Bi de şu dağın arkasına bakacağım -Ya bulamazsan hoca, ne edersin ? - Ne edeceğim.Sen bak, o zaman benim ağıdıma... Yanar ağlarım döner ağlarım. Bizim teşvik işi, Nasrettin Hoca’nın hikayesine nasıl da benziyor. Eğer,Teşvik uygulaması düzeltilmezse.. Siz o zaman Yozgatlının ağıdına bakın. Sosyal Medyada Paylaş ![]() ![]() ![]() ![]()
YOZGAT GAZETESİ WEB SİTESİ Yayın başlangıcı Mart 2006
|